Translation of "Leaving" in Turkish

0.056 sec.

Examples of using "Leaving" in a sentence and their turkish translations:

- Tom's leaving.
- Tom is leaving.

Tom gidiyor.

- I'm leaving.
- I am leaving.

- Ben gidiyorum.
- Gidiyorum.

- Are you leaving already?
- Leaving already?

Zaten gidiyor musun?

I'm leaving.

Gidiyorum.

They're leaving.

Onlar ayrılıyorlar.

We're leaving.

- Gidiyoruz.
- Biz gidiyoruz.
- Biz çıkıyoruz.

- I'm leaving town.
- I'm leaving the city.

Şehri terk ediyorum.

- Why is Tom leaving?
- Why's Tom leaving?

- Tom neden ayrılıyor?
- Tom neden gidiyor?

- We're leaving tomorrow.
- We are leaving tomorrow.

Yarın ayrılıyoruz.

- I'm leaving without him.
- I'm leaving without it.

Onsuz gidiyorum.

I'm leaving now.

Ben şimdi gidiyorum.

We're leaving soon!

Yakında gidiyoruz!

I'm leaving today.

Bugün gidiyorum.

Are we leaving?

Gidiyor muyuz?

I'm leaving town.

Ben kentten ayrılıyorum.

I'm leaving first.

İlk ben gidiyorum.

I'm leaving Tatoeba.

Tatoeba'yı bırakıyorum.

I'm leaving tomorrow.

Yarın gidiyorum.

You're not leaving.

Sen ayrılmıyorsun.

Is Tom leaving?

Tom gidiyor mu?

Tom isn't leaving.

Tom terk etmiyor.

Tom started leaving.

Tom gitmeye başladı.

Tom was leaving.

Tom gidiyordu.

Tom wasn't leaving.

Tom ayrılmıyordu.

We're leaving Boston.

Boston'dan ayrılıyoruz.

We're leaving here.

Biz buradan ayrılıyoruz.

We're not leaving.

Biz gitmiyoruz.

We're leaving tonight.

Bu gece gidiyoruz.

They're leaving us.

Onlar bizi terk ediyorlar.

I'm just leaving.

Sadece gidiyorum.

I'm leaving Boston.

Boston'dan ayrılıyorum.

I'm leaving soon.

- Yakında gidiyorum.
- Biraz sonra gidiyorum.

I'm leaving tonight.

Bu gece gidiyorum.

I'm leaving you.

Seni terk ediyorum.

I'm not leaving.

Gitmiyorum.

Weren't you leaving?

Gitmiyor muydun?

I'm leaving, goodbye!

Ben ayrılıyorum, elveda!

Are you leaving?

Gidiyor musun?

Leaving is hard.

Ayrılmak zor.

I'm leaving Tom.

Tom'u terk ediyorum.

Sami was leaving.

- Sami terk ediyordu.
- Sami ayrılıyordu.

- I am not leaving you.
- I'm not leaving you.

- Seni terk etmiyorum.
- Seni terk etmeyeceğim.
- Ben seni terk etmeyeceğim.

- I am leaving next week.
- I'm leaving next week.

Gelecek hafta ayrılıyorum.

- You're not leaving, are you?
- You aren't leaving, are you?

Gitmiyorsun, değil mi?

I'm leaving you tomorrow.

Seni yarın terk ediyorum.

He was leaving then.

O zaman o, gidiyordu.

We're leaving here soon.

Yakında buradan ayrılıyoruz.

I'll be leaving now.

Şimdi gitmek üzereyim.

Are we leaving soon?

- Yakında gidiyor muyuz?
- Yakında ayrılıyor muyuz?

Why are you leaving?

Niçin gidiyorsun?

We're leaving here tomorrow.

Yarın buradan ayrılıyoruz.

We're leaving this afternoon.

Bu öğleden sonra ayrılıyoruz.

We'll be leaving soon.

Yakında gidiyor olacağız.

We'll be leaving shortly.

Yakında gidiyor olacağız.

Tom might be leaving.

Tom terk ediyor olabilir.

The buses are leaving.

Otobüsler gidiyor.

Are you leaving soon?

- Yakında ayrılıyor musun?
- Yakında gidiyor musunuz?

All right. I'm leaving.

Pekala. Şimdi gidiyorum.

Are you leaving today?

Bugün gidiyor musun?

I'm thinking about leaving.

Ben gitmeyi düşünüyorum.

I'll be leaving shortly.

Ben yakında terk edeceğim.

I'm leaving for Boston.

Boston'a gidiyorum.

I'm not leaving here.

Ben buradan gitmiyorum.

I was just leaving.

Ben sadece gidiyordum.

We were just leaving.

Sadece gidiyorduk.

Are you leaving Boston?

Boston'dan ayrılıyor musun?

I'm leaving on Sunday.

Pazar günü gidiyorum.

She might be leaving.

O gidiyor olabilir.

I'm not leaving them.

Onları bırakmıyorum.

Tom is leaving home.

Tom evden ayrılıyor.

Tom is leaving me.

Tom beni terk ediyor.

Why are they leaving?

Neden onlar gidiyor?

Why are we leaving?

Neden gidiyoruz?

Are we already leaving?

Şimdiden ayrılıyor muyuz?

I'm leaving on Monday.

Pazartesi günü gidiyorum.

I'm leaving tomorrow afternoon.

Yarın öğleden sonra gidiyorum.

Are you leaving now?

Şimdi gidiyor musun?

Are we leaving now?

Şimdi gidiyor muyuz?

We'll be leaving tomorrow.

Yarın gidiyor olacağız.

Okay, I'm leaving now.

Pekâla, şimdi gidiyorum.

Are you leaving, too?

Sen de mi gidiyorsun?

We'll be leaving now.

Biz şimdi terk ediyor olacağız.

We're leaving next year.

Gelecek yıl gidiyoruz.

We're leaving right now.

- Biz şu anda yola çıkıyoruz.
- Biz şu anda gidiyoruz.

We're leaving right away.

Biz derhal gidiyoruz.

I was already leaving.

Zaten ayrılıyordum.

The train isn't leaving.

Tren yola çıkmıyor.

Layla was leaving Sami.

- Leyla, Sami'yi terk ediyordu.
- Leyla, Sami'den ayrılıyordu.

Aren't you leaving today?

Bugün ayrılmıyor musun?

I'm leaving this town.

Bu kasabayı terk ediyorum.

Tom noticed Mary leaving.

Tom, Mary'nin terk ettiğini fark etti.

I regret leaving Boston.

Bostondan ayrıldığıma pişmanım.

Why isn't Tom leaving?

Tom neden gitmiyor?