Examples of using "Perspective" in a sentence and their turkish translations:
Perspektifini kaybediyorsun.
Biz perspektif kaybediyoruz.
Bakış açısını kaybettin.
İş perspektifinden bakarsak
mizah anlayışım, bakış açım...
Bakış açım bilişsel bir dönüşüm geçiriyor,
Tom'un perspektifi yok.
Bunları değerlendirirsek
Bunu masaya yatıracak olursak
Onun siyasi bakış açısını onaylıyorum.
Tom'un farklı bir perspektifi var.
- Tom farklı bir bakış açısı sundu.
- Tom farklı bir perspektif önerdi.
- Ona bir bütün olarak bakalım.
- Onu perspektifte tutalım.
en azından bir komedyenin bakış açısından.
Şimdi bunu biraz irdeleyelim,
Bu size benzersiz bir bakış açısı kazandırır.
Sanırım bakış açınızı kaybettiniz.
Buna geniş açıdan bakalım.
Benim bakış açım sizinkine benzer.
Önemli olarak TSSB bakış açısından bakarsak
O anda tüm bakış açım değişiyor
Yeni bir bakış açısı elde etmelisin.
İşlere bir bütün olarak bakmalıyız.
Neden senin perspektifin çok değişti?
Benim bakış açımdan işler iyi gidiyor.
ve evrimsel açıdan çok işe yaradı.
Evlilik hayattaki bakış açınızı nasıl değiştirdi?
Skura'nın bakış açısına göre Yanni her açıdan dört dörtlük bir erkekti.
biliyorum ki bu onların bakış açısını ve yaklaşımını değiştirecektir.
Resim derinliği olmadığı için tuhaf görünüyor.
Soruna başka bir bakış açısından yaklaşmaya karar verdim.
Onun fikir ve düşünceleri hayata bakış açımı değiştirdi.
farklı bir bakış açısını onlara nasıl sunacağımı,
size sunduğum şu bakış açısını en azından dikkate alırsınız,
Çünkü güzellik ve sevgiye olan ilk bakış açıları bu.
Roman, kahramanın köpeğinin bakış açısıyla yazılmıştır.
yaptığınız çalışmaya okuyucunun bakış açısıyla bakmanız lazım.
Edebi açıdan bakıldığında, kitap en üst düzeyde değil.
Küçük bir tarihsel perspektifin çok yol kat ettiğini düşünüyorum.
Perspektif ve derinlikteki ilerleme artık daha gerçekçi resimlerin çizilmesini sağlıyordu
Hayata karşı bakış açısı umarım bizler için de bir ilham kaynağı olmuştur
Çok farklı bir bakış açısından bakıyor olmanıza rağmen,
“Bir yaşam felsefesi açısından bakarsak, az eşya ile yaşamak daha iyidir.
O döneme kadar dümdüz resimler çizilirken o tabloyla beraber perspektif bir çalışma olmuş
"Güneş sarıdır. Bu sizin bakış açınıza bağlı. Ben sarılığın güneşli olduğu fikrindeyim."
Problemi bir çocuğun bakış açısıyla düşünmeliyiz.