Translation of "Machines" in Turkish

0.009 sec.

Examples of using "Machines" in a sentence and their turkish translations:

- Computers are complicated machines.
- Computers are complex machines.

Bilgisayarlar karmaşık makinelerdir.

Computers are machines.

Bilgisayarlar makinedir.

Bridges and hydraulic machines

Köprüler ve hidrolik makineler

He assembles washing machines.

O çamaşır makinesini monte ediyor.

These machines were expensive.

Bu makineler pahalıydı.

Computers are complex machines.

Bilgisayarlar karmaşık makinelerdir.

I like putting machines together.

Makineleri monte etmeyi seviyorum.

The machines are idle now.

- Makineler artık atıl durumda.
- Makineler artık boşta.

These machines aren't working now.

Bu makineler şimdi çalışmıyor.

He repairs machines in Germany.

O, Almanya'da makineleri tamir eder.

Education makes machines which act like men and produces men who act like machines.

Eğitim insanlar gibi davranan makineler yapar ve makineler gibi davranan insanlar üretir.

The vending machines are over there.

Otomatlar oradalar.

The factory uses many complicated machines.

Fabrika birçok karmaşık makineleri kullanır.

- It is impossible to substitute machines for people.
- It's impossible to substitute machines for people.

Makinelerin insanların yerini alması imkansızdır.

These machines can kill your free time.

Bu makineler senin boş zamanını öldürebilir.

We have to keep the machines working.

Makineleri çalıştırmaya devam etmeliyiz.

Oil is necessary to run various machines.

Yağ çeşitli makinelerin çalıştırılabilmesi için gereklidir.

Humans are healed, but machines are repaired.

İnsanlar iyileştirilir ama makineler tamir edilir.

But they are more than mechanical flying machines.

Onlar uçan mekanik makinelerden çok daha fazlası.

Compact washing machines are expensive for their size.

Kompakt çamaşır makineleri boyutlarından dolayı pahalıdır.

Many people use cash machines to withdraw money.

Pek çok insan para çekmek için nakit para çekme makineleri kullanıyor.

Tom spent his days dreaming about time machines.

- Tom günlerini zaman makinelerini hayal ederek geçirdi.
- Tom günlerini zaman makineleri hakkında hayal ederek geçirdi.

Usually, things that talk are people, not machines, right?

Genelde konuşanlar insandır makineler değildir.

We could build large machines, so-called artificial trees,

Havadaki karbondioksiti kazıyacak büyük makineler

These machines are distinguished by particularly high-quality workmanship.

Bu makineler, özellikle yüksek kaliteli işçilik ile ayırt edilir.

Primitive calculating machines existed long before computers were developed.

İlkel hesap makineleri, bilgisayarlar geliştirilmeden uzun zaman önce vardı.

Tom saw vending machines everywhere when he visited Japan.

Tom Japonya'yı ziyaret ettiğinde her yerde otomat gördü.

Connected to machines that were monitoring if he would live.

parlak ve beyaz bir yoğun bakıma yetiştim.

A car, an airplane, and a computer are all machines.

Bir araba, bir uçak ve bir bilgisayar hepsi makinedir.

After the accident, they connected him to a lot of machines.

Kazadan sonra, onlar onu bir sürü makinelere bağladı.

Dan sent the machines to a site where they would be dismantled.

Dan makineleri sökülecekleri bir yere gönderdi.

At Wimbledon there are now special electronic machines to judge the serves.

Wimbledon'da şimdi, servis atışlarını değerlendiren özel elektronik aletler var.

My mother prefers the arbitrary selection of the lottery machines over my lucky numbers.

Annem benim şanslı numaralarımdansa loto makinesinin keyfi seçimini tercih eder.

A pair of leather gloves is a must when you work with these machines.

Bu makinelerle çalıştığında bir çift deri eldiven bir zorunluluktur.

Companies are far more than just job creating machines, or factors that boost economic growth.

Şirketler sadece iş üreten makinelerden ya da ekonomik büyümeyi arttıran motorlardan çok daha fazlası.

International Business Machines Corporation, based in Armonk, New York, is the world's largest computer firm.

Armonk, New York'ta bulunan IBM Şirketi dünyanın en büyük bilgisayar firmasıdır.

I read The Age of Spiritual Machines by Ray Kurzweil in Amsterdam on September 7, 2006.

7 Eylül 2006'da Amsterdam'da Ray Kurzweil tarafından yazılan Ruhsal Yaş Makineleri'ni okudum.

- These machines are distinguished by particularly high-quality workmanship.
- These devices are distinguished by particularly high-quality workmanship.

Bu cihazlar özellikle yüksek kaliteli işçilikle ayırt edilir.

In most dryers there’s a mesh screen to catch lint, but washing machines typically don't have a filter.

Çoğu kurutucuda tiftiği tutmak için bir mekanizma bulunuyor, ancak çamaşır makinelerinde tipik olarak bir filtre yok.