Examples of using "Complicated" in a sentence and their turkish translations:
Bu karmaşık değil.
Bu karmaşık.
Bu karmaşık.
- Bu zor.
- Bu zordur.
O kadar da karmaşık değil.
Bu karmaşık bir soru.
Bu çok karmaşık değil.
Bu çok karmaşık mı?
İşler karışık.
Şey, bu karışık.
O karmaşık görünüyor.
- İnsanlar komplike.
- İnsanlar karmaşıktır.
Çok karmaşık.
Bu çok karmaşık.
Bu çok karışık.
O karmaşık mıydı?
O karmaşık mı?
Bu karmaşıktı.
Aşk karmaşıktır.
Bu gerçekten karmaşık.
Her şey karmaşık.
Çok karmaşık.
Bu karmaşık bir konudur.
Bu karmaşık değil.
- Bu karmaşık bir dildir.
- Bu karmaşık bir dil.
Arapça karmaşık değil.
Bu hiç karmaşık değil.
O kadar da karmaşık değil.
Bu ne kadar karmaşık olabilir?
Bu karmaşık bir soru.
Karmaşık bir mesele.
Bu biraz karmaşık.
Herkesin hayatı karmaşık.
Onun yalanı konuları karıştırdı.
Ve bu karışık birşey.
Herkesin hayatı muğlak.
Çapraşık olabilirdi.
Bu karışık, değil mi?
Bu çok karmaşık mı?
Bu karmaşık oluyor.
İşler çok karıştı.
İşler inanılmaz derecede karıştı.
Bu biraz karmaşık.
Bu anlaşılması zor bir hikaye.
Cevap karmaşık.
İlişkiler inanılmaz derecede karmaşıktır.
Konular zaten karmaşık.
Bu karmaşık bir işlem.
Bu korkunç karmaşık görünüyor.
Bu şeyler karmaşık.
Bunlar karmaşık konular.
O çok karmaşık görünüyor.
Bu gerçekten karmaşık görünüyor.
İnsanlar karmaşık organizmalardır.
Bu çok karmaşık mı?
Bu karışık, biliyorsun.
O karmaşık bir çocuk.
Hayat çok karmaşık.
Bu karmaşık bir dünya.
Dil bilgisi çok karmaşık.
Lojistik bazen karmaşıktır.
Bu çok karmaşıktır.
Bunu yapmak karmaşık değildi.
Metastaz karmaşık bir süreçtir.
Neden bu kadar karmaşığım?
O, şundan daha karmaşıktır.
Neden kızlar her şeyden yakınır?
Dünya çok karmaşık.
Sadece bunun karmaşık olduğunu söylüyorum.
Bunun hepsi çok karmaşık.
O karmaşık bir soruydu.
Onun hakkında ne çok karışık?
Bu son derece karmaşık bir süreç.
Çok karmaşık olmamalı.
Bu ne kadar karmaşık olabilir ki?
Bu son derece karmaşık bir soru.
Denklemler çok karmaşıktır.
Bu gerçekten karmaşık bir sorun.
Bu biraz karmaşık görünüyor.
Bu o kadar karmaşık değil.
Neden bu kadar karmaşık?
Çok karmaşık bir durum.
Tom'un açıklaması çok karmaşık.
O çok karmaşık bir sorun.
O oldukça karmaşık bir sorun.
Durum çok karmaşık.
Bu gerçekten çok karmaşık mı?
Bu gerçekten karmaşık bir iş.
Dilim çok karmaşık.
O çok karmaşık bir soru.
Sevgi neden bu kadar karmaşık.
Neden her şey bu kadar karmaşık?
İşler çok daha zor bir hâl aldı.