Translation of "Horns" in Turkish

0.021 sec.

Examples of using "Horns" in a sentence and their turkish translations:

Cows have horns.

İneklerin boynuzları var.

Buffaloes have big horns.

Bufaloların büyük boynuzları var.

Grow horns on their heads.

Kafalarında boynuz çıkarabiliyorlar.

The Van Horns are rich.

Van Hornlar zenginler.

He always locks horns with the manager.

O her zaman yönetici ile tartışır.

You must take the bull by the horns.

Boğayı boynuzlarıyla satın almalısın.

Rhinos are killed by poachers for their horns.

Gergedanlar, boynuzları için kaçak avcılar tarafından öldürüldü.

Have you seen this bull's horns? They're huge!

Bu boğanın boynuzlarını gördün mü? Çok büyük!

You know, removing horns while the animal’s still alive,

Hayvanın diri diri boynuzunu sökmek,

You have to take the bull by the horns.

Güçlüklere göğüs germek zorundasın.

Can't you hear all the car horns beeping behind us?

Arkamızdaki tüm araba kornalarının çaldığını duyamıyor musun?

Can't you hear all the car horns honking behind us?

Arkamızdaki arabaların kornalarının sesini duyamıyor musun?

Viking helmets with horns aren't in style in Scandinavia anymore.

Boynuzlu Viking kaskları İskandinavya'da artık modaya uygun değil.

Today, rhino horns are seen as a status symbol for the wealthy.

Bugün, gergedan boynuzu zenginlerin statü sembolü olarak görülüyor.

The inhabitants of Nicopolis rejoiced, cheering and blowing horns throughout the day.

Nigbolu halkı gün boyunca sevinçle karşıladı, tezahürat yaptı ve trumpet çalıyorlardı

Captured oxen with burning branches tied to their horns, guided by Carthaginian camp followers.

...tarafından idare edilen ve boynuzlarına meşalelerin bağlanmış olduğu binlerce öküzdü.

The general took the bull by the horns and saved his army from disaster.

General boğayı boynuzlarından tuttu ordusunu felaketten kurtardı.