Examples of using "Flaws" in a sentence and their turkish translations:
Hepimizin kusurları var.
Bütün kültürlerin kusurları var.
Bu planın hatası yok.
Hepimizin kusurları var.
Herkesin kendi kusurları var.
Kendi kusurlarını değil, nimetlerini say.
Önerilen yasanın önemli kusurları var.
Önerilen kanunun farklı kusurları var.
Onun kusurlarına rağmen ona düşkünüm.
kötüler ve kurbanlar biçiminde sabit bir karikatür olarak değil
Diğer tüm fikirler, daha büyük kusurlara sahiplerdi.
Her insanda, düzeltecek pek çok kusur vardır.
Yazarın iki karakterinin yan yana koyulması onların kusurlarını vurguluyor.
ve kusurlarımızın farkına varmanın bizi güçlendirebilmesi beni çok şaşırtıyor.
O tüm kusurları ile birlikte etten ve kandan oluşan bir adamdır.
Ney tüm kusurlarına rağmen Napolyon'un en iyi taktik komutanlarından biri olduğunu kanıtlamış
Ben kusurlu bir insanım fakat bunlar kolaylıkla düzeltilebilen kusurlar.
Powerpoint sunumunun ciddi kusurlar içerdiği gösterildiğinde Tom utancından yerin dibine girdi.