Examples of using "Firmly" in a sentence and their turkish translations:
Ona kesinlikle inanıyorum.
Ben buna kesin bir biçimde karşıyım.
O sıkıca benim elimi tuttu.
O, kolumu sımsıkı tuttu.
O kolunu sıkıca kavradı.
Tırabzanı sıkıca tutun.
Dudaklarını sıkıca birbirine bastırdı.
Ben işkenceye kesin olarak karşıyım.
Her iki ayağını da yerde sıkıca tut.
Tom kapıyı yavaşça ama sıkı bir biçimde kapattı.
O, elimi sıkıca tuttu ve bıraktı.
O, dalı sıkıca tuttu.
Sıkı bir biçimde savaş karşıtı bir romandır.
Senin sıranın geleceğinden eminim.
Jefferson eğitimin değerine kesin olarak inanıyordu.
zorlu bir girişime başlarken
en zeki adama açıklanamaz."
Anne kararlı bir şekilde "Gilbert Blythe'ı asla affetmeyeceğim" dedi.
Koca gözlerini hedefinden ayırmayan saldırgan bir avcı.
Gnaeus adamları sımsıkı bir savunma pozisyonunda ve kaybetmekteler
İpe sıkıca tutunarak karaya güvenli bir şekilde geldim.
Küçük çocuk caddeyi geçerken annesinin elini sıkıca tuttu.
Düşmemek için ipe sıkıca sarıldım.
İmparator Manuel, Bizans'ın Türklere katılacağına inanarak meclisten ayrıldı