Examples of using "Arm" in a sentence and their turkish translations:
Kolunu kaldır.
Aşıklar kol kola yürüdüler.
Ben onların kol kola yürüdüğünü gördüm.
Çift kol kola yürüyordu.
Sevenler kol kola yürüyordu.
Onlar birbirleriyle kol kola yürür.
Ben kolumu kırdım.
Babası ile kol kola yürüdü.
Kolum ağrıyor.
Kolun nasıl?
Bilek güreşi yapalım.
Kolunu kaldır.
- Kolkola yolda yürüyorlardı.
- Cadde boyunca kol kola yürüyorlardı.
Kolumu bırak.
Steve ve Jane her zaman, kol kola okula yürürler.
Bilek güreşi ister misin?
O kolunu kaldırdı.
O, kolumu tuttu.
Kolunu kırdın.
Kolun acıyor mu?
Tom kolumu büktü.
Sağ kolunuzu kaldırın.
Kolum gerçekten acıyor.
Sol kolunu kaldır.
Tom benim koluma dokundu.
Kolum hâlâ acıyor.
Kolumu kırdım.
Koluma bak.
Kolumu çimdikledi.
Tom kolunu kırdı.
Tom kolumu tuttu.
Bana kolunu ver.
O kolunu uzattı.
O, kolunu kırdı.
Tom kolunu kaldırdı.
- Sağ kolunuzu kaldırın.
- Sağ kolunu kaldır.
Kolumu kıvırmayı bırak!
O, kolunu çıkardı.
Sen kolumu acıtıyorsun.
Onun kolunu tuttum.
Tom, Mary'nin kolunu bandajladı.
Kolumu kırdım.
Tom kolumu çimdikledi.
O onun kolunu tuttu.
Tom kolunu yaktı.
Tom bir kolunu kaybetti.
- Sol kolunu kaldır.
- Sol kolunuzu kaldırın.
Bana kolunu göster.
Sen kolunu kırdın.
Tom kolunu yaktı.
- Sami kolunu yaraladı.
- Sami kolunu incitti.
Sami kolumu yakaladı.
Kollarım hâlâ ağrıyor.
Kolu kırıldı.
Sağ kolumu geremiyorum.
Birisi beni kolumdan yakaladı.
Futbol oynarken kolunu kırdı.
Kolunuz yetişmez.
Bu sanki... Bir insan iskeletinin kolu!
Diğeri onun kolunu kavradı.
Adam kolumu tuttu.
O, koluma keskince bir çimdik attı.
Kolum kötü ağrıyor.
O, sağ kolunu uzattı.
Mary kolunu derinden kesti.
Tom'un sol kolu kırıldı.
Kolum beni öldürüyor.
O, sol kolunu kırdı.
Sol kolumu incittim.
Tom Mary'ye kolunu sundu.
Tom şakayla Mary'nin kolunu yumrukladı.
Tom, Mary'nin kolunu çekiştirdi.
Mary'nin protez bir kolu var.
Kurşun onun kolunu deldi.
Tom sağ kolunu kırdı.
Tom'un sadece bir kolu var.
Tom'un kolu kesilmeli.
Koluna ne oldu?
O, kolumu sımsıkı tuttu.
Sol kolum uyuşmuş.
O, kolumu sıkıca kavradı.
O kolunu sıkıca kavradı.
O erkeğin kolu benimkine hafifçe çarptı.
Onun kolu benimkine hafifçe çarptı.
Tom'un kolu benimkine hafifçe çarptı.
Tom Mary'nin kolunu kibarca sıktı.
Tom Mary'nin kolunu sıkıca tuttu.
Tom sağ kolunu uzattı.
Kolum şimdi iyi.
- Kolunun altında ne var?
- Kolunun altındaki nedir?
Sol kolunuzu kaldırmayı deneyin.
Tom kayak yaparken kolunu kırdı.