Examples of using "Explosives" in a sentence and their turkish translations:
Onların patlayıcıları var.
Onların patlayıcıları var.
Onlar patlayıcı mı?
Sami'nin patlayıcıları vardı.
Postacı Pat'in kafası patlayıcılarla doldurulmuş.
Rehin tutanlar kendilerini patlayıcılarla silahlandırmıştı.
- Güvenlik timi arabada bomba araması yaptı.
- Güvenlik ekibi arabada patlayıcı kontrolü yaptı.
Patlayıcılar bir çöp kutusunun içine saklanmıştı.
Tom köprünün ortasına yakın üç patlayıcı bıraktı.
Köprünün orta kısmına yakın yere patlayıcılar yerleştirdi.
Ben komplo teorilerine inanmam. Ben sadece Orta doğu'da tükenmiş uranyum patlayıcı ve fosfor bombalarının kullanımı ve petrol ve diğer stratejik hedefler için Irak ve Afganistanın imhası gibi gerçeklere inanıyorum.