Translation of "Dampen" in Turkish

0.017 sec.

Examples of using "Dampen" in a sentence and their turkish translations:

The defeat didn't dampen his spirits.

- Yenilgi, onun cesaretini kırmadı.
- Yenilgi, onun neşesini kaçırmadı.

At first glance, Titan looks a lot like Earth. Lakes and seas are scattered across the northern hemisphere, and occasional rains dampen its sandy surface.

Titan ilk bakışta Dünya'ya çok benziyor. Göller ve denizler kuzey yarımkürede dağılıyor ve zaman zaman yağan yağmurlar kumlu yüzeyini nemlendiriyor.