Examples of using "Gelaten" in a sentence and their turkish translations:
Birkaç öğrenci arkada bırakıldı.
Yalnız bırakılmayı tercih ederim.
Sen osurdun.
Sadece yalnız bırakılmak istediler.
Kapıyı açık mı bıraktın?
Şemsiyemi evde bıraktım.
Tom terk edildi.
O, son sayfayı boş bıraktı.
Tom, Mary'yi terk etti.
Tom odada yalnız bırakıldı.
Bu kıtanın batmasına izin verdik.
- O çocuklarını terk etti.
- O, çocuklarını terk etti.
Onu nereye koyduğunu unuttum.
Tom'un bavulunu nereye koyduğunu biliyor musun?
Şemsiyeni otobüste bıraktım.
Tom ve Mary yalnız bırakılmak istedi.
Şemsiyemi otobüste bıraktım.
Tom Mary'nin çantasını arabada bıraktı.
Geçen hafta şemsiyemi burada bıraktım.
Kim osurdu?
O bir gözyaşı dökmedi.
Bir milyon kişi savaşta hayatını kaybetti.
Bütün istediğimiz yalnız bırakılmaktır.
Kapıyı açık bıraktığımdan eminim.
Bu da 1,25 milyar insanın yoksulluktan kurtulduğu anlamına gelir
Arabayı nerede bıraktığımı hatırlamıyorum.
Şemsiyesini otobüste bırakmış olabilir.
O, çocuklarını arkada bıraktı.
Çekmecende 30 avro bulursan, fazladan biletlerim vardı bu yüzden onları sana bıraktım.