Examples of using "Allen" in a sentence and their turkish translations:
Hepimiz birimiz, birimiz hepimiz için!
Alan bir şair.
Hepimiz ölmek zorundayız.
Onların hepsi Kanadalı.
Hepimiz hatalar yaparız.
Onların hepsi siyah giyiyordu.
- Hepimiz seninle gurur duyuyoruz.
- Hepimiz sizinle gurur duyuyoruz.
Savaş hepimizi ilgilendiriyor.
Onların hepsi çok mutlu.
Onların hepsi Tom'a oy verdi.
Onların hepsi onu tebrik ettiler.
Siz hepiniz Fransızca konuşuyorsunuz, değil mi?
Hepimiz oldukça şaşkına döndük.
Neden herkes bu kadar gergin?
Hepimiz emekliyiz.
Onlar hepsi beş kişiler.
Hepimiz mevcuttuk.
Onun uzun konuşması hepimizi sıktı.
Hepinizle gurur duyuyorum.
Arkadaşlarımın hepsi gerçekten güzel.
Hepsi ondan korkuyor.
Bütün banka soyguncuları maske takıyorlardı.
Onların hepsi ne zaman döndü?
Biz hepimiz Dünya gezegeninde yaşıyoruz.
Hepimiz Tom'a yardım edelim.
Onların hepsi kayıp çocuğu aradı.
Hiçbirimiz müzik yeteneği ile doğmuyoruz.
Hepimiz hatalar yaparız.
Hepsi sessizdi.
Ertesi gün, hepimiz korkunç içki mahmurluğu geçirdik.
Onların hepsi öyle söylüyor fakat onların hiçbirine inanmıyorum.
Onun emekli olma kararı hepimizi şaşırttı.
Hepimiz yılda en az bir kere buluşmaya çalışıyoruz.
- Hepimiz son kez içmek için dışarı çıktığımızda, ben belirlenen sürücüydüm.
- Son içmeye gidişimizde arabayı ben kullanmıştım.
Hepinizle gurur duyuyorum.
Hepimiz aynı çevrede yaşamaktayız.
Hepinizin oynadığı bir rol hakkında istirhamda bulunuyorum:
Bayan Allen ile konuşan genç kadını bana tanıtır mısın?