Examples of using "Adviseerde" in a sentence and their turkish translations:
Ona araba sürmemesini tavsiye ettim.
Doktor ona, daha az çalışmasını tavsiye etti.
O, ona parayı alması için nasihat etti.
O, ona nerede kalması gerektiği konusunda tavsiyede bulundu.
Doktoru Tom'a sigarayı bırakmasını tavsiye etti.
Doktor ona çok fazla çalışmayı bırakmasını önerdi.
Doktor onun evde kalmasını tavsiye etti.