Examples of using "Stoppen" in a sentence and their turkish translations:
Sen durmalıydın.
Durmak zorunda kaldık.
Durduracağım.
- Durmak zorundasın.
- Durmak zorundasınız.
Durabilir miyiz?
Burada duralım.
Tom istifa etmek istiyor.
Duramıyorum.
Durmam gerekiyor mu?
Neden istifa etmeliyim?
Tom Mary'yi durdurmak istedi.
Tom neden istifa etmek istiyor?
Sigarayı bırakmaya karar verdi.
emisyonları durdurmalıyız.
İnsan olma durumunun
Sigarayı bırakmalısın.
Sigara içmeyi bırakmalısın.
Bunu keser misin, lütfen?
Tom durdurulamaz.
İçmeye son vermek zorundasın.
Sigarayı bırakıyorum.
Tom'u durduramadım.
Seni durduramayız.
Tom, Mary'yi durdurmayacak.
Şimdi duramam.
Tom sadece gidemez.
Tom gülmeden edemedi.
çünkü emisyonların durdurulması gerekiyorsa
Kadınlara sinirli olmamaları söyleniyor.
Çok geçmeden yağmur duracak.
Sigarayı içmeyi bıraksan iyi olur.
Ben öksürüğü durduramıyorum.
Tekrar geri başlamamak üzere sigara içmeyi bırakacağım.
Hadi çıkalım.
Durma.
Sigarayı bırakmakmalısın.
Bence durmalısın.
Tom sigarayı bırakamıyordu.
Polis onu durdurmak için sinyal verdi.
Ağlamamı durduramadım.
O sigarayı bırakmaya karar verdi.
Artık bizi hiçbir şey durduramaz.
Bu bulmacayı çözebilir miyim?
Daha fazla dağınıklık ile hayatımızı darmadağın ediyoruz.
Ağlamayı bırakamıyorum.
Bir sonraki benzin istasyonunda duralım.
Tom bırakacak.
Durup gülleri koklaman gerekir.
Tom'u durdurmaya çalışmadım.
Bob sık sık sigarayı bırakmak için çalışır.
Tom'un vazgeçmeye niyeti yoktu.
fosil yakıtları kullanmayı kestiğimizde
Hiçbir şey bizi durduramaz.
Plandan vazgeçmek zorunda kaldım.
Sigarayı bırakmaya karar verdiniz.
İçki içmeyi bırakmanı tavsiye ederim.
Tom'a onu yapmayı kesmesini tavsiye ettim.
Doktoru Tom'a sigarayı bırakmasını tavsiye etti.
- Sigarayı bırakacaklarına söz verdiler.
- Sigara içmeyi bırakacaklarına söz verdiler.
ve diğer insanları,
Tamam, bu ufaklığı alıp onu bu su şişesine koymalıyız.
birinin pili diğerinden önce bitecek.
- Doktoru ona sigarayı bırakmasını tavsiye etti.
- Doktoru ona sigarayı bırakması tavsiyesinde bulundu.
Yoko'nun sigarayı bırakmasını umuyordum.
Beni durdurmaya çalış.
Polis durmam için işaret etti.
Durdurma vaktinin geldiğini biliyordum.
Sağlığını korumak için sigara içmekten vazgeçmek zorunda kaldı.
ama şiddet ekolojilerine katkı sağlamayı durdurabiliriz.
Size ne zaman biteceğini söyleyemem.
O onu durduramaz.
Keşke Tom hakkında düşünmeyi bırakabilsem.
Ona onun tarafından sigarayı bırakması tavsiye edildi.
Gerçekten sigara içmeyi bırakman gerektiğini düşünüyorum.
Onu durduramazlar.
Doktor hastayı sigarayı bırakması için teşvik etti.
Doktor bana sigaradan vazgeçmemi söyledi.
Eğer burada durursak, başladığımız yere hemen geri döneceğiz!
Çıkmak istediğinden emin misin?
İstifa edeceğim.
Ne olduğu hakkında düşünmeden duramıyorum.
Sana onun çıkma zamanı olduğunu söyledim.
Bir kere konuşmaya başladığında, onu durdurmak yok.
Doktor sigarayı bırakmamı söyledi.
Pekâlâ, durup ateş yakmayı denememizi istediniz demek?
Birinin aklına cep telefonlarına kamera koymak gelmiş.
- Kanamayı durduramam.
- Kanamayı durduramıyorum.
Lütfen öyle dolanıp durmayı bırakıp sadece bir saniye oturur musun?
Yağmur diniyor.
Ama bu cihazların sigarayı bırakmaya yardım edip etmediğini hâlâ bilmiyoruz
Sami Kuran'ı elinden bırakamıyordu.