Translation of "ويمكنني" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "ويمكنني" in a sentence and their turkish translations:

لأنني اقتصادية، ويمكنني إخباركم،

bir ekonomistim ve size şunu söyleyebilirim ki

‫ويمكنني استخدام تلك العصا‬ ‫كدرع.‬

ve bu sopayı bir kalkan gibi kullanabilirim.

‫ويمكنني الشعور بذلك، بين لحظة والأخرى،‬

Bunu an be an hissedebiliyordum.

ويمكنني أن أفكر بطرق تساعدهما على مشاركتنا

Bizimle partner olmaları ve daha anlamlı yatırım yapmaları için

‫ويمكنني النوم،‬ ‫ربما في الجزء الخلفي منها.‬

Ve arka tarafına rahatça sokulabiliriz.

‫ويمكنني أن أمد يدي هنا...‬ ‫لأضعها بشكل صحيح!‬

Alt kısma ulaşabilirsem... Oradan yakacağım!

‫ويمكنني أن أستخدمه إذن‬ ‫لحماية الحبل من الحافة.‬

Bunu şu amaçla kullanacağım, halatı, sivri köşelerden korumak için.

‫ويمكنني أن أرى بوضوح...‬ ‫ذراعها المقطوعة في فمها.‬

Kopmuş kolunu, ağzında görebiliyordum.

ويمكنني التحدث عن ارتباطات الألوان، وكيف نربط ألوان محددة بأشياء،

Renk ilişkilendirilmelerinden bahsedebilirim; kültürden kültüre,

‫تعلّمت الكثير من الحياة البرية،‬ ‫ويمكنني أن أعلّم ما تعلّمته الآن.‬

Doğadan o kadar çok şey almıştım ki artık geri verebiliyordum.

ويمكنني أن أحصل على كلّ ذلك أيضًا فقط لو كان لديّ ...، فقط لو غيّرت ...

Eğer ben de... Değişseydim... Ben de öyle olabilirdim.