Translation of "واقع" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "واقع" in a sentence and their turkish translations:

أنا واقع في حبك

Sana aşığım.

تموه واقع مظلم أكثر للشباب

gençlerden karanlık gerçekliği gizler

" حلم واحد أقوى من ألف واقع "

[Tek bir hayal bin gerçekten daha güçlüdür.]

‫واقع الأمر أنه يمكنني الشعور بذلك.‬

Aslında bunu hissedebiliyorum. Şimdiden daha serin.

كمرض مزمن كما هو في واقع الحال،

kronik hastalık olarak tedavi etseydik - ki öyledir -

وتحيز الإدراك المتأخر يغير ذاكرتنا حول واقع الماضي،

ve geri görüş önyargısı geçmiş gerçeklik hakkındaki hafızamızı değiştirir.

‫انظر، نبات البردي هذا‬ ‫جيد في واقع الأمر.‬

Bakın, şu hasırotları aslında gayet iyidir.

‫ولكن واقع الأمر أن عناكب الرتيلاء‬ ‫تعيش في جحور تحت الأرض.‬

ama aslında tarantulalar yerin altında yaşarlar.

‫واقع الأمر أنه من الذكاء أن نستخدم ‬ ‫الأشعة فوق البنفسجية في البحث عن عقارب.‬

Aslında akrep ararken UV ışık kullanmak oldukça akıllıcadır.