Examples of using "الأرضية" in a sentence and their turkish translations:
Zemin çöktü.
yer kabuğu hareketli bir şekilde yüzebiliyor
Ahşap bir zemin güzeldir.
ve bu beni soğuk zeminden koruyacaktır.
gezegenimiz olan Uzay Gemisi-Dünya dahil.
herkesle ortak nokta bulabilirler,
yer kabuğunda ki kırılmanın çıkardığı titreşimlerin
yer kabuğunun hareketinden kaynaklı oluşan deprem
Altımda çimentodan zeminde yapışkan bir film vardı,
şimdi yer kabuğunu ikiye ayıralım
ve bir gün tüm dünyaya yayılabilir.
Dünyanın her bir yanında her gün yaşanıyor,
bu yer kabuğu o akışkan olan magmanın üzerinde bildiğimiz yüzüyor
burada duralım. Bu yüzen yer kabuğu da çarpışıyor mu yoksa?
Bunun bir dikdörtgen gibi görünmesini sağlamak için,
Sonra öne eğilin ve elinizi yere değdirin ya da sadece yerinize oturun.
Eğer dünyayı düz bir harita şekline getirirseniz isterseniz,
Dünya üzerindeki Brezilya, Merkatör projeksiyonunda Brezilya ile aynı boyuta sahiptir.
Yer testleri sırasında astronotlar, soğutma sıvısı sızıntıları,
Eğer aynı hattan geri dönersek, bu hattın en kısa rota olmadığını görürsünüz.