Translation of "لأننا" in Turkish

0.010 sec.

Examples of using "لأننا" in a sentence and their turkish translations:

لأننا لا نستطيع التحكم

ve bizler insanlar ve koşulları

لأننا حيث نوجد الآن،

Çünkü şimdi olduğumuz yer

لأننا أمة تنسى بسرعة

çünkü çabuk unutan bir milletiz biz

لأننا لا ندرَس المواد فقط،

çünkü biz sadece konu öğretmiyoruz

لأننا لا نريد أبناء أبنائنا

Çünkü çocuklarımızın çocuklarının sporları izlemesini

فأخفيت هاتفي لأننا بالأحياء الفقيرة.

Telefonumu kaldırdım, çünkü kenar mahalledeydik.

لقد اخترناهم حقاً لأننا أردناهم.

Gerçekten onları istediğimiz için onları seçtik.

لأننا استثمرنا الكثير في ذلك.

çünkü bunda çok emeğimiz vardı.

" تعال لنعمل معاً لأننا 996."

"Gelin bizim için çalışın çünkü bizler 9-9-6 'yız."

لأننا ذكرنا قبل 10000 سنة

hani bahsetmiştik ya biz yerleşik hayata 10.000 yıl önce geçtik diye

بصراحة ، ليس لأننا غير مرتاحين ،

Yani bizim rahatsız olduğumuzdan dolayı değil açıkçası

لأننا أصبحنا جيدين في استخراج الكرات،

Çünkü, topları çıkarmakta çok iyi hâle geldik

وهذا منطقي لأننا سلكنا هذا المسار.

Bu şekilde ayarlanmış olmamız mantıklı

لأننا ندفع رواتبهم من خلال الضرائب.

Çünkü onların maaşlarını, vergilerimizle ödüyoruz.

لأننا نحمي و بشدة نظريتنا المفضلة

çünkü ilgilendiğimiz kendi teorimize çok bağlıyız.

لأننا لن نستطيع القيام بهذا وحدنا.

çünkü bunu tek başımıza yapamayız.

والأمر لم ينجح، لأننا كنا فرعًا جانبيًا.

Ve işe yaramadı çünkü çok az sattı.

كل واشرب وكن سعيدا لأننا غدا نموت.

yemek, içmek, mutlu olmak, çünkü yarın olmayacağız.

نحن جيل أخذ الكمبيوتر لأننا سوف ندرس

biz ders çalışacağız diye bilgisayar aldırmış bir nesiliz

لأننا نعرضها من وجهة نظر طفل يعيش بيننا.

çünkü biz bunu çocuğun yaşadığı deneyimle görüyoruz.

لأننا نعرف الأجابة عن هذا السؤال أليس كذلك؟

çünkü hepimiz cevabını biliyoruz, öyle değil mi?

لأننا قلنا بصوت عالي أن هذا الجيل حقيقي.

çünkü biz sesli bir şekilde jenerasyonlar gerçektir dedik.

لأننا إن لم نفعل لن نحظى بوقت للتطوع،

çünkü aksi takdirde, şu anda yüzleştiğimiz bu birçok davaya

لأننا استخففنا بالتغيير الذي من الممكن أن تحدثه:

çünkü biz onların ne kadar değişebildiğini gerçekten hafife alıyoruz:

هل لأننا الآن نجتهد أكثر ممّا كُنّا نفعل من قبل؟

Şimdi eskiye göre daha mı sıkı çalışıyoruz?

لأننا نعلم أيضًا أن المرء بحاجة إلى النوم بعد التعلم

çünkü unutmamak için bu yeni anıların üzerindeki

أعرف ذلك لأننا كنا نقيس درجة الحموضة حين التقطت هذه الصورة.

Bunu biliyorum çünkü bu resim çekilirken pH değerini ölçüyorduk.

لأننا جميعًا نعتقد أننا نفهم الأمر من الوهلة الأولى واللحظة المفاجئة،

Çünkü hepimiz ilk bakışta, pat diye her şeyi anladığımızı sanarız

لأننا بحاجة إلى استخدام بعض المصطلحات التقنية للحصول على هذا الجزء

çünkü bazı teknik terimler kullanacağım anlamamız için o kısım gerekiyor

لا تنس أننا جيل أخذ الكمبيوتر لأننا سوف ندرس والدنا وأمنا.

biz babamıza annemize ders çalışacağız diye bilgisayar aldırmış bir nesiliz unutmayın

كيف يصبح تعلم استعمال قوة الخيال حقيقة، لأننا لا نعلم هذا

hayal gücünü kullanarak öğrenme nasıl gerçekleşir, bunu bilmediğimiz için

نحن نحملها ونحظرها لأننا نعرف أنها ستحترق عندما تذهب إلى إبريق الشاي

O çaydanlığa gittiğinde yanacağını bildiğimiz için onu tutuyoruz ve engelliyoruz

كانت مشهورة جدًا في تلك السنوات لأننا لن نذهب إلى المنزل لدخول المنزل.

o yıllarda çok meşhurdu çünkü eve girmek için eve girmezdik biz

ماذا عن أوروبا؟ أوروبا تتصارع مع الموت. لأننا لم نأخذ هذا الفيروس بجدية كافية.

Peki ya Avrupa? Avrupa ölümle boğuşuyor. Çünkü bizler bu virüsü yeterince ciddiye almadık.

لأننا نحبك، فها نحن نحدث تتويبا لتحصل أنت على تجربة استخدام أحسن. أترى؟ نحن نحبك، هاه؟

- Çünkü biz sizi seviyoruz, daha iyi bir kullanıcı deneyimi getirmek için Tatoeba'yı güncelleştiriyoruz. Gördünüz mü? Biz sizi seviyoruz ha?
- Sizi seviyoruz, çünkü biz daha iyi bir kullanıcı deneyimi sunmak için Tatoeba'yı güncelliyoruz. Anlıyor musunuz? Sizi seviyoruz ha?