Examples of using "قاع" in a sentence and their turkish translations:
bir okyanusal taban
Vadinin altına geçip dağlara ulaşmalıyım. Ah!
Bilyeler dağılımlı düzeneğin sonuna gelirken
okyanus tabanında bir kırılma meydana geldiğinde ilk enerji açığa çıktı
isminden de her şey açık zaten okyanusal taban okyanusun altında kalan kısım
masum dalgıçlara tuzak kurmak için pusuya yatan insan yiyenler olarak tanımlardı.