Examples of using "شيءٍ" in a sentence and their turkish translations:
çünkü bildiğim her şeye karşıydı bu fikir.
Bir şeyler deneyelim!
Ne cüretle böyle bir şey söylersin!
sevdiğiniz biri için yapabileceğiniz her şeyi yaptınız.
Onu, gerçekte olduğu şeyden, üzgün bir gölgeye indirgiyoruz.
Merak etme, sonunda her şey iyileşir."
O anı, ona söylemem gereken her şeyi söylemek adına fırsat bildim.
ama yer altındaki bir şey onu filtreliyordu.
bakıyorsun ve her şey çöküyor. Bağır ve kimse seni duyamaz Bina sallandı ve