Examples of using "سكان" in a sentence and their turkish translations:
Seni şehir sakinleri yaptı
Çin'in nüfusu Japonya'dan daha büyüktür.
Özellikle, artık çiftçilikle geçinemeyen
Nüfusumuzun yüzde 25'i genç.
Neredeyse ABD nüfusunun iki katı.
Kayalık havuzunun oyuncuları her gelgitte değişir.
Mezarlığın nüfusunun patlamasına şaşmamalı.
kalan yüzde 88 ile çalışmanız gerektiği.
Ama geleceğimizin ise yüzde 100'ü onlar.
aşırı yoksulluk mağduru dünya nüfusunun %10'u
aşırı yoksulluk mağduru dünya nüfusunun %37'si
şu an dünya insanlarının üçte ikisi demokrasi çatısı altında yaşıyor.
Nigbolu halkı gün boyunca sevinçle karşıladı, tezahürat yaptı ve trumpet çalıyorlardı
Ülke nüfusu yaklaşık elli milyona ulaştı.
Japonya'nın nüfusu yaklaşık 120 milyondur.
Ama onun yerine şehir sakinlerinin %90'ın kaçtığını öğrendi
Şehir sakinleri günlük rutinlerine devam ederken Sarayda dört tane Moğol elçisinin
Bugün tırmanış ekibinden hayatta kalan tek kişi benim.