Translation of "الصين" in Turkish

0.007 sec.

Examples of using "الصين" in a sentence and their turkish translations:

- الصين بلد عظيم.
- الصين بلد كبير
- الصين دولة كبيرة جداً

Çin büyük bir ülkedir.

مسيحيين من الصين، مسلمين من الصين،

Çinli Hristiyanlar ve Çinli Müslümanlarla

- ذهب أبي إلى الصين.
- سافر أبي إلى الصين.
- لقد ذهب أبي إلى الصين.

Babam Çin'e gitti.

- اليابان قريبة من الصين.
- اليابان قريبة إلى الصين.

Japonya, Çin'e yakındır.

الصين، الهند، باكستان.

Çin, Hindistan, Pakistan.

الصين والهند وإفريقيا.

Çin, Hindistan, Afrika.

الصين بجوارنا مباشرة

Hemen yanı başımızdaki Çin

الصين بلد كبير

Çin büyük bir ülkedir.

أنا من الصين.

- Ben Çin'denim.
- Ben Çin'den geliyorum.

- أبي ذاهبٌ إلى الصين.
- أبي سوف يذهب إلى الصين.

Babam Çin'e gidiyor.

من أيقظ الصين والهند؟

Çin ve Hindistan'ı kim uyandırdı?

وهنا يأتي دور الصين.

İşte bu noktada Çin devreye giriyor.

أصبح حقيقية في الصين.

orada gerçek oldu bile.

وقيادة الصين لعصر التنفيذ،

Çin de uygulama çağına öncülük ettiği

الصين غنية بالموارد الطبيعية.

Çin doğal kaynaklar bakımından zengindir.

بكين هي عاصمة الصين.

Pekin, Çin'in başkentidir.

في الواقع ، دعونا نعود إلى بداية الصين؟ ما حدث في الصين.

Aslında Çin'in ilk başına da dönelim mi? Çin'de neler olmuştu.

جداً من ايران صديقة الصين ليعود الى الصين ويوقع معهم ما سمي

yakın olarak nitelendirilen Adel Abdul Mehdi, Çin'e dönmek için onlarla

في المصانع الحكومية في الصين،

Çin'de hükûmetin yönettiği fabrikalarda

سأسافر إلى الصين الأسبوع القادم.

Gelecek hafta Çin için yola çıkacağım.

تُدرْسُ الإنجليزية في الصين أيضًا.

İngilizce de Çin'de öğreniliyor.

هذا الكتاب يتناول موضوع الصين.

Bu kitap Çinle ilgilidir.

لي صديق آخر في الصين.

- Çin'de başka bir arkadaşım var.
- Çin'de bir arkadaşım daha var.

- عدد سكان الصين أكبر من اليابان.
- تعداد سكان الصين أكبر من تعداد اليابان.

Çin'in nüfusu Japonya'dan daha büyüktür.

‫نقل فعال من البرازيل إلى الصين،‬

Brazilya'dan Çin'e hızlı ve verimli ulaşım;

لذا أمامنا بلدان، الصين والولايات المتحدة.

Örneğin burada Çin ve ABD arasındaki

الصين أكبر مُنتِج للأُرز في العالم.

Çin dünyanın önde gelen pirinç üreticisidir.

وبالعودة إلى السبعينات ، كانت الصين تنهار ،

1970'lerde Çin çok kötü durumdaydı.

هل تعتزم زيارة الصين هذا الخريف؟

Bu Sonbaharda Çin'i ziyaret edecek misin?

ألفنا العديد من الكتب عن الصين.

Biz Çin hakkında pek çok kitap yazdık.

وهو انضمام الصين الى منظمة التجارة العالمية

Çin, Dünya Ticaret Örgütü'ne katıldı.

تماما مثل حرب أمريكا مع الصين اليوم

Tıpkı bugün yine Amerika'nın Çin ile verdiği savaş gibi

حيوانات الباندا الضخمة تعيش في الصين فقط.

Dev pandalar sadece Çin'de yaşarlar.

زرتُ شانغهاي لَمَّا زرتُ الصين المرة الأخيرة.

- Çin'e son gittiğimde Şangay'ı ziyaret etmiştim.
- Çin'e son kez gittiğimde, Şangay'ı ziyaret ettim.
- Çin'e son gittiğimde, Şangay'ı ziyaret ettim.

كل ما أعرفه هو أنه من الصين.

Bütün bildiğim onun Çin'den geldiğidir.

هذه القصة المصورة شهيرة جدا في الصين.

Bu manga Çin'de oldukça popüler.

أو اقتراض المال من الصين أو البنك الدولي.

veya yardımlara bağlanmamız için bir sebep yok.

الأول أن الصين موطن لـ 1,4 مليار إنسان.

İlki 1,4 milyar insanın Çin'e "Evim" demesi.

الصين في طور التوسّع في "تصنيف الرصيد الاجتماعي"

Çin, bütün nüfusu kapsayacak, dürüstlük ve doğruluk gibi

تقول الصين إنني سأبني مستشفى لمكافحة هذا الفيروس

Çin bu virüsle mücadele edebilmek için bir hastane yapacağım diyor

وكان المرض يتفاقم منذ شهور في جنوب الصين.

"Hastalık Güney Çin'de aylardır ilerlemekteydi"

اعتادت الصين استيراد الكثير من المواد الأمريكية القابلة للتدوير

Çin, ABD'nin geri dönüştürülebilir ürünlerinin çoğunu ithal ediyordu

إن الصين ليست المكان الوحيد الذي حدث فيه هذا

Bunun yaşandığı tek yer Çin değil.

الصين. ليصاب الخنزير بالفيروس الخطير. يذبح الخنزير ويعد من

. Böylece domuz tehlikeli virüsle enfekte olur. Domuz kesilir ve

العراق وعندها وجدت الصين الطريق مفتوحاً امامها لتستحوذ على

ve ardından Çin, projeyi devralmanın yolunu buldu

كبرى شرق الصين وفي الهند واليابان. وعربياً لن يكون

da sel olacak . Arap dünyasında küresel ısınma daha merhametli olmayacak

كانت كرة القدم تُلعَبُ في الصين في القرن الثاني.

Futbol ikinci yüzyılda Çin'de oynanıyordu.

لا يعيش هذا الطائر في اليابان ولا في الصين.

- Bu kuş ne Japonya'da ne de Çin'de yaşar.
- Bu kuş, ne Japonya'da, nede Çin'de yaşar.

بالطبع، الصين ليست المكان الوحيد حيث يوجد هذا الوقود البديل،

Tabii ki Çin bu alternatifin var olduğu

والمثير للدهشة أن الصين كانت من الدول المكتفية ذاتيُّا غذائيُّا.

İlginç bir şekilde Çin aslında gıdasal olarak kendine yeterliydi.

نيبال ينطلق من الصين. ويملك معدلات وفاةٍ تصل الى خمسةٍ

. Ve yüzde yetmiş beş ölüm oranına sahip. Corona virüsünün en ölümcül olduğu kabul ediliyor. Çin

وسبعين بالمئة. ويعتبر اشد قتلاً من فيروس كورونا. خرجت الصين

, virüsün topraklarındaki varlığını hızla reddetti. Ancak dünya , Corona'nın sonuçlarından henüz sona

القديم طرحت الصين قروضاً يسيرةً للعراق مقابل نفوذها واكثر من

Çin, nüfuzuna karşılık Irak'a kolay krediler sundu ve bundan daha fazlası

ضغوطاً امريكيةً منعت العراق من اكمال المشروع مع الصين ذهب

ABD baskısı Irak'ın projeyi tamamlamasını engelledi. Çin ...

الحراري بحسب احصاءات موقع استاتستا هي الصين التي تعد اكبر

bu toplam küresel üretimin yirmi sekiz aralık yirmi bir yüzde

الاراضي العراقية يريد العراق ان يكون حصري له وتريد الصين ان

, Irak ona özel olmak istiyor ve Çin , henüz yapılmamış

عادت الصين لتجرب من جديد حيث قدمت عرضاً بانشاء خط سككٍ

izlenirken, suçlamanın parmağı, uzun yıllardır bu projeyi edinmeye çalışan Çin'i işaret

وفي أماكن التي كان من المفترض أن تكون منفتحة أكثر من الصين

Çin'den daha açık ve özgür olması gereken toplumlarda

في الصين، لا يزال الإنترنت يصل لـ 56 بالمئة فقط من السكان.

Çin'de hala sadece nüfusun %56'sına ulaşabilmiş halde.

تم إجراء نفس التطبيقات والمماثلة هنا أيضًا. وكادت الصين تتغلب على الفيروس

Yine aynı ve benzeri uygulamalar burada da yapıldı. Ve Çin neredeyse virüsü yendi

هناك 60 مليون طفل تركوا في الأرياف منتشرين عبر المناطق الريفية في الصين.

Çin'in kırsal kesimlerinde arkada bırakılmış 60 milyon çocuk var

بتاريخ ٢٣ يناير، سافرت عائلة في الصين من مدينة ووهان إلي مدينة جوانزو.

23 Ocak günü Çin'de bir aile Wuhan'dan Guangzhou'ya seyahat etti.

وتحث المنظمات في جميع أنحاء العالم الصين على جعل هذا الحظر بشكل دائم.

Tüm dünyadaki kurumlar Çin'i bu yasağı kalıcı hale getirmeye zorluyor.

وقد انتشر فيروس الهالة ، الذي بدأ في ووهان ، الصين ، بالفعل في جميع أنحاء العالم

Çinin Wuhan kentinde başlayan korona virüs tüm Dünya'ya çoktan yayıldı bile

حيث تم تهريب الحيوانات المهددة بالإنقراض مثل النمور ووحيد القرن وآكل النمل الحرشفي إلى الصين.

Kaplan, gergedan ve karıncayiyen gibi nesli tükenmekte olan hayvanlar Çin'e kaçak yollardan sokuldu.

لقد عادت الحياة بالفعل إلى طبيعتها في كوريا الجنوبية. هل تعرف ما حدث في ووهان ، الصين؟

Güney Kore'de hayat çoktan normale döndü bile. Çin'in Wuhan kentinde ne oldu biliyor musunuz?

هذا يعني أن هؤلاء الرجال قد فعلوا شيئًا خاطئًا. دعونا نلقي نظرة على البلدان التي تفعل ذلك بشكل صحيح. إلى الصين ، إلى كوريا الجنوبية ...

Ya demek ki bu adamlar bir şeyi yanlış yapmış. Doğru yapan ülkelere bir bakalım. Çin'e Güney Kore'ye...