Translation of "الشباب" in Turkish

0.010 sec.

Examples of using "الشباب" in a sentence and their turkish translations:

أيها الشباب،

Arkadaşlar,

لكثير من الشباب؛

Çoğu genç adam için bu,

أخبرني الشباب أيضاً

Ayrıca gençler bana

بينما يهاجر الشباب،

Gençler göç ettiğinden,

وفي توجيه الشباب،

Gençlere rehberlik ederken,

الشباب يحبون المغامرة.

Genç insanlar macerayı severler.

ولقد سماها الشباب أنفسهم.

Bu hareketin ismini bizzat gençler koydu.

للمناضلين الشباب، أقول دائماً

Genç militanlara hep şunu söylerim,

الشباب وكانوا جميعًا إسكندنافيين.

genç olduklarını ve hepsinin İskandinav olduğunu gösterdi.

وظننت أنني من الشباب الجيدين،

Kendimi seçkin erkeklerden biri olarak görürdüm.

لأن الشباب أخبرونا أنهم قلقون.

Çünkü gençler bize kaygılandıklarını söylüyorlar.

هل هناك طرق لدعم الشباب؟

gençleri bir şekilde desteklememiz mümkün mü?

يطلب منا الشباب التدريب المهني،

Gençler bize çıraklık, iş başında eğitim

لا أستطيع فهم نفسية الشباب

Gençlerin psikolojisini anlayamıyorum.

يتجمع الشباب حوله ويجلسون في صمت.

Gençler ise etrafına toplanır ve sessizce otururlar.

- كثير من الشباب يميلون إلى ارتكاب الأخطاء نفسها.
- كثير من الشباب يميلون إلى ارتكاب الأخطاء ذاتها.

Birçok genç erkek, aynı hataları işleme eğilimindedir.

إذا كان ما يقارب نصف مواطنيه الشباب

okuyup yazamayan hiçbir ülke

أطلعني الشباب أيضاً أنهم قلقون حيال العنف.

Gençler ayrıca bana şiddetle ilgili kaygılarından bahsediyorlar.

تشكل نسبة الشباب 25% من سكان العالم.

Nüfusumuzun yüzde 25'i genç.

وكالعديد من الشباب الناجحين في جميع أنحاء الكوكب،

Dünyanın her yerindeki başarılı genç insanlar gibi

وأخبرني الشباب أيضاً أنهم قلقون أيضاً بشأن العمل،

Ayrıca gençler bana istihdam konusundaki kaygılarını

لتصل إلى المزيد من الشباب والمزيد من المجتمعات،

Daha çok toplulukta, dünyanın daha çok yerinde

ها نحن الشباب في الشوارع، ونحن المضربون عن المدارس

Biz sokaklardaki gençler, okullu grevciler olarak

لكن هناك عشرات الملايين من الشباب لم يكونوا محظوظين.

Ancak bu kadar şanslı olmayan yüz milyonlarca genç var

الأفكار التي تمنح الشباب فرصة للقتال من أجل مستقبلهم.

Gençlere gelecekleri için savaşma şansı tanıyacak fikirler.

هل يمكننا الحصول على ترجمة فورية من أجل الشباب

Dünyanın herhangi bir yerinde gençlerin kendi dilerinde

فهي تستوعب جزءًا ضئيلًا فقط لا غير من الشباب المستهدف.

Bunlar, ulaşmamız gereken gençlerin sadece bir kısmına ulaşacaklar.

في Lützen ، تأثر Ney بسلوك مجنديه الشباب ، الذين تحملوا وطأة

boyunca hizmet etmeye devam etti . Ney, Lützen'de Blucher'ın sürpriz saldırısının yükünü taşıyan

لمعرفة ذلك، تواصلت مع مجموعة صغيرة ولكن متزادية من الباحثين الشباب

Bunun cevabı için küçük ama büyüyen bir grup genç araştırmacıya ulaştım,

لقد كان إنجازًا مثيرًا للإعجاب ، لكن المجندين الشباب في الغالب واجهوا قوات ذات خبرة

Bu etkileyici bir başarıydı, ancak çoğunlukla genç askerler deneyimli,