Examples of using "25%" in a sentence and their turkish translations:
Şimdi ise, 25 sene sonra,
ne yaparım biliyor musunuz, imzalarım ve Şırnak'a giderim.
günümüzde ise bundan 25 yıl önce bir olay meydana geldi
tesadüfen 25 yıl öncesinde öğreninceye kadar
Nüfusumuzun yüzde 25'i genç.
ve bizim bundan 25 yıl öncesine kadar haberimiz dahi yoktu
25 yaramaz çocuk için özel bir sınıf vardı.
sadece konuşmalarının yüzde 25'ini bilgi aktarmaya
gibi bir manşet atabilirlerdi.
yan 20-25 kişi civarında bilemedin 30 kişi
Berthier, askeri örgütlenme ve komuta sorunları üzerinde çalışmış ve çok düşünmüş
Dinleyicilerin yüzde 25'i beyazdı.
25 yaş kadar küçük olduğunuzda, yaklaşık ergenlikten hemen sonra,
"Yırtıcı hayvan bulma olasılığı nehir yakınlarında yüzde 25'tir.
yarasanın ömrünün 25 ile 40 yıl arasında olduğunu biliyoruz
aldıkları parayı yalan söyleyerek yaklaşık %25 eksiltiyorlar.
benim şu an kullandığım kamerada ben saniyede 25 kare görüntü alarak video çekiyorum
40 km kadar kuzeyde Hanno nehri geçti ve askerlerini bir gün dinlendirdi.
En büyük umudum 25 yaşında, İstanbul'a gelip faturamı ödeyebilmek.
Yani 25 tane fotoğraf çekiyor saniyede bu fotoğrafları arka arkaya ekleyerek bir video kaydı oluşturuyor
"Yüzün BBC'nin her yerinde, Dima!"Al-Sayip bağırdı. "Onlar 25 adamla uyuduğunu va sonra onları öldürdüğünü söylüyorlar! Allah'ın belası bunu nasıl yaptın!