Examples of using "الأمراض" in a sentence and their turkish translations:
ilaç kıtlığı, salgın hastalıklar ve açlık.
Bu şekilde, hastalık yerlerini belirliyoruz.
hastalıkların yayılması da artmıştır
hastalıkları önleme, zayıf düşüren rahatsızlıkları iyileştirme,
ve bunun sonucunda kronik hastalıktaki eğilimleri değiştirebiliriz.
birçok hastalığın çıkış noktasıdır
hastalıklarla mücadele eden insanlar çoğu zaman bu hastalıklara
Ancak gerçek şu ki toplumca sosyal hataları suç yapıyoruz,
kanser ve demans hastaları için olumlu sonuçlar verdiğini düşünüyorum.
bebek ölüm oranlarını azaltma
ama daha eski çağlar bu tür hastalıklara pek rastlamıyoruz
Kızamık bildiğimiz en bulaşıcı hastalıklardan biridir.
tamam yeter biraz daha devam edersek sanırım akıl hastanesine gideceğiz
tabi bütün bu psikolojik rahatsızlıkları size burda sayamam
Birçok kişi antibiyotiklerin viral hastalıklara karşı etkisiz olduğunu bilmez.
Videoyu on saniye izleyince kendimi akıl hastanesinden kaçan adamı dinliyormuş gibi hissettim