Examples of using "مجموعات" in a sentence and their turkish translations:
Whatsapp grupları Face grupları ve Twitter bununla çalkalanmaya başladı
Bu şekilde, hastalık yerlerini belirliyoruz.
Dokuz rehine vardı, üçer kişilik üç grup.
ve onları üç farklı gruba ayırdılar.
ve üç grup faturamız oldu.
kendilerini korumak için
az kişilik gruplar halinde yaşıyoruz
Raptorlar böyledir, grup hâlinde avlanır, zekâlarını kullanır.
başka bir genç kanserli grupla arkadaş oldum,
İki ülke de, Ortadoğu sathına yayılmış olan muhtelif gruplara olan desteğini arttırıyordu.
Grup hâlinde gezmek, yüksek sesle müzik çalmak, fener ve sopa taşımak
Başka ardışık çift sayı seti verirsiniz.
Sonra kalabalığı beşer kişilik gruplara ayırdık
12 Eylül'de köylüler Nigbolu'ya girdi
Japonlar grup halinde seyahat etmeyi sever.
Silahlı grupların birkaç muhalefet liderlerini daha tutuklandığı bildirildi
diğer hayvanlardan ayıran özelliği ise kalabalık guruplar halinde
Sonra üçerli grup olmalarını istedik.
Bu arada Suriye ve Irak'ta törer eylemlerinde bulunan DAEŞ'in yenilgiye uğratırlması...