Translation of "إليها" in Turkish

0.013 sec.

Examples of using "إليها" in a sentence and their turkish translations:

‫انظر إليها.‬

Şuna bakın.

‫تنضم إليها أخرى.‬

Başkaları da katılır.

إليها بهراوة المشير.

sembolize edilen otorite .

لا تنظر إليها!

Ona bakma!

كان ينظر إليها.

Ona bakıyordu.

وجدت الوقت لأستمع إليها،

Onu dinlemek için zaman ayırdım,

التحدث إليها كان صعبًا.

Onunla konuşmak çok zordu.

فإننا نحبها ونسعى إليها.

onları seviyoruz ve onlara yanaşıyoruz.

إصغِ إليها جيدا، أيضاً.

aynı zamanda dinleyin.

وذهبت إليها بحماس كبير،

Büyük bir hayranlıkla baş rahibenin yanına gittiğimde

هل حاولت الاستماع إليها؟

Onu dinlemeye çalıştın mı?

حاول ألا ينظر إليها.

O ona bakmamaya çalıştı.

كل هذا تم نقله إليها

Bunları hepsi kadına verildi,

لتبجيل السلطة العليا التي انتموا إليها.

insanlar arasında ücretsiz olarak paylaşıldı.

لن نتفق حول من ينتمي إليها.

bu jenerasyonlara kimlerin dahil olduğu konusunda hem fikir değiliz.

وكانت تلك صدمة شديدة بالنسبة إليها.

Bu onun için dehşet verici bir travmaymış.

هذه كل الوظائف التي يحتاج إليها البلد،

Bunların hepsi bir ülkenin ihtiyaç duyduğu meslekler,

إذا نظرنا إليها ، فإن وضعنا الحالي أفضل.

E ona bakarsak şu anki bizim durumumuz daha iyi

أوروبا ، حتى أمريكا ، التي ننظر إليها بالحسد

Gıpta ile baktığımız Avrupa'nın hatta Amerika'nın

‫واصلت الذهاب إليها كل يوم لأطمئن عليها.‬

Her gün gidip kontrol etmeye devam ettim.

‫حسناً، يجب أن نفكر في طريقة‬ ‫للوصول إليها.‬

Tamam, onun yanına inmenin bir yolunu bulmalıyız.

وقمنا بتحسينها، أضفنا حمّاماً إليها، ووفّرنا لهم الماء.

İyileştiriyoruz, banyo ekliyoruz, su temin ediyoruz.

في الواقع ، إذا نظرت إليها ، تلك السنوات جميلة.

Ya aslında bakarsan o yıllar güzelmiş ha

للسلطة العسكرية - السلطة التي يرمز إليها بهراوة المشير.

temsil eder - bir mareşalin sopasıyla sembolize edilen otorite.

أغلب الظن أنها تنتظر منك أن تعتذر إليها.

Muhtemelen sadece özür dilemeni bekliyordur.

‫كلا، لا يمكنني الوصول إليها.‬ ‫سأصل في المحاولة التالية.‬

Hayır, oraya ulaşamıyorum. Belki bir dahaki sefer ulaşabilirim.

هذا الفيلم، الذي صنعته مجموعة البحث التي أنتمي إليها،

Araştırma ekibim tarafından hazırlanan bu görüntü

‫كان مريحًا،‬ ‫لأن كثرة ذهابي إليها كل يوم وتتبعها...‬

Çünkü her gün gidip onu takip etmeye çalışmanın yoruculuğu,

فقط لم أتمكن من إيجاد المعلومات التي كنت بحاجة إليها:

Gerçekten ihtiyacım olan bilgiyi tam olarak bulamadım.

‫أيها تعتقد أنه أقصر الطرق ‬ ‫إلى المدنية التي نرجو الوصول إليها؟‬

Sizce hangisi umduğumuz medeniyete çıkan kestirme?

الذين هم في مجتمعات ريفية جبلية بعيدة من الصعب الوصول إليها،

Bu programla kırsal, ücra, ulaşılması zor dağlık yerleşimlerde yaşayan öğrencileri

ربما نظرت إليها حقًا ، إذا كان الأمر كذلك ، فأنا أعتذر مقدمًا

Belki de gerçekten siz baktınız eğer böyleyse ben çok özür diliyorum şimdiden ama

‫كنت أظنها هنا،‬ ‫ولكن عندما تصل إليها، ‬ ‫تكتشف فجأة أنها صارت أبعد.‬

Burada olduğunu sanıyordum ama buraya gelince de daha uzakta gibi görünüyor.

وللوصول إليها ، عليك أن تضرب سلسلة من الطلقات بالقرب من نقطة الإنطلاق.

Ve ona ulaşmak için, tee köşesinde bir dizi atış vurmak zorunda.

‫للحصول على ما تحتاج إليه من معادن‬ ‫تفتقر إليها في نظامها الغذائي النباتي.‬

Kısıtlı vejetaryen diyetlerine hayati mineraller ekliyorlar.

كان علينا تأمين الموارد الاقتصادية التي نحتاج إليها لنضالنا، كان علينا ارتكاب الجرائم.

Mücadelemizin gerektirdiği ekonomik kaynaklara ulaşmak için suç işlemek durumunda kalıyorduk.

بلغت مناورة الشتاء ذروتها في معركة Eylau المروعة ، والتي وصل إليها فيلق Ney

, Napolyon tarafından yeniden eleştirildi . Kış manevraları, Ney'in birliklerinin

نعم ، إذا نظرت إليها ، فأنا أؤكد هذه المعلومات من خمسة أو ستة مصادر مختلفة.

Evet aslında bakarsanız beş altı farklı kaynaktan bunları teyit ediyorum bu bilgileri

أمس الحاجة إليها ، حيث قام النمساويون بطرح العوائق أسفل مجرى النهر لتحطيم الجسور الهشة.

çaresizce ihtiyaç duyulan takviye ve cephane kaldırıldı.

الآن سيواجه الجيش العثماني العظيم ، لكنه يأمل في أن تؤدي الحملة الصليبية التي دعا إليها البابا بيوس

Artık Osmanlı ordusu ile karşı karşıyadır. ümidi ise Papa Pious'un Osmanlı'ya