Examples of using "أغادر" in a sentence and their turkish translations:
Daha önce yola çıkmalıydım.
Ben ayrılmak üzereyim.
Bu kasabadan dışarı çıkmak zorundayım.
Eyaletin kuzeyine bir kez gittim, bir daha da ayrılmadım
Bilmek istediğim şeyi bana söyleyinceye kadar gitmiyorum.
Şu halatı hızlıca geri alıp buradan gidelim.