Examples of using "بما" in a sentence and their turkish translations:
- Olanları ona anlatalım.
- Ne olduğunu ona anlatalım.
Ben de dahil olmak üzere.
Yeterince yaşlıyım.
Sen yeterince hızlı değilsin.
Ve şimdi bitirmek üzereyken,
Bu kıyafet yansıtıcı
sunumundaki sorunlarla uğraşıyoruz.
Kendi başlarına yeterince büyük -
- Çektiklerinizi anlıyorum.
- Sana acıyorum.
Yeterince hızlı değilsin.
Ne yapmanı istediğimi sana söyleyeceğim.
Ne düşünüyorum biliyor musun?
Yapacağın şey üzerinde dikkatli düşün.
Oy vermek için yeterince yaşlıyım.
Nelerin olup bittiğini biliyoruz.
İstediğin şeylere göre motive olursan
Ülkelerin halk sağlığı alanındaki temel kapasitelerini
ona ne söylemek istediğimi düşünmek zorundayım.
silfiyum da dahil,
sohbet etme cesaretini göstersek ne olur ki?
Kendi vücudunuzun uzmanı olmakla alakalı.
Bize çevremizde olup biteni anlatıyorlar.
Duyguların çeşitliliği buna dâhil.
"Soyunma odası muhabbetini" duyduğunuzda,
yaklaşık iki katı artış gösteriyor,
İçki içecek kadar yaşlıyım.
Araba sürecek yaştayım.
Ona inanacak kadar aptaldı.
Tom bize ne yapacağımızı söyledi.
bir şehri yok edecek kadar büyüktür
Görevimi yaptım.
Burada ne olduğunu bana söyleyebilir misin?
Başkalarının dediklerini umursama
Seni bugün de çok seviyorum.
Madem buradasınız, başlasak daha iyi olur.
Güzelliği dıştan içe tanımlayan bir sektör için
Eğer herkesin yaptığı şeyi yapıyorsanız,
Ani ölüm de dahil kalp sendromları
Kendini savunmak için ne gerekiyorsa yap.
Çoğunun sağlık durumu seyahat için uygun değil.
ve bizi insan yapan şeyi bize hatırlatmak için burada.
ama benden kazandığın kadar küçük!
Ama hepiniz gitmek istediğiniz için,
Onun onun odasında ne yaptığını ona söyledim.
Ne hissettiğimi kimse bilemez.
Yemeği sen pişirdiğin için bulaşıkları ben yıkayacağım.
Yeterince sıkı çalışmadın.
Ne olduğunu Tom'a söylemediğin için teşekkürler.
Onların söylediğini yapsan iyi olur.
Tom'un söylediğini yapmanızı öneririm.
Jamal'a ne duyduğumu söylemeliyim.
Olanlar umurunda değil gibi.
yeterince uzun ve yeterince gürültülü söylerseniz insanlar bu yalana inanırlar
hâlâ dünyada olanlardan haberdarım
ve yirmi yıla varan cezalar aldılar
Çocuklarıma ''Etrafınızdakilerin farkında olun.'' derim.
ama her seferinde yeniden umutlanacak kadar da ahmak oldum.
genel bir tartışma ve farkındalık yaratmamıza yardım edecektir.
bizim deneyimlerimiz kitlelerinki ile örtüşmüyor,
sistemin hakkımda düşündüğü şeyi değiştiremezdim.
Ne yaptığımızı düşünürken yalnızca bunu hatırlayın.
Üçüncü dünya yoksulluğundan konforlu bir orta sınıfın varlığına
hemen hemen 30'dan fazla balıkçı var.
Kimsenin düşünmediğini düşünmek için.
Şimdi size ne düşündüğümü değil,
dünyayı yok edebilecek kadar büyüklükte bir gök taşı
Ama bu dediğiniz şeylerle maalesef alakası
- Lütfen bana ne yapmam gerektiğini söyle.
- Lütfen ne yapmam gerektiğini söyle.
Ona inanacak kadar aptaldı.
O, araba sürmek için yeterince yaşlıdır.
gezegen olacak kadar büyük değildiler
Ama eğer yeterince şanslıysak
ve eğer asteroit yeterince uzaktaysa,
Neden bize sadece aklından ne geçtiğini anlatmıyorsun?
Yeterli arkadaşın yok, değil mi?
Ortalarda dolaştı ve insanlara
Bilmek istediğim şeyi bana söyleyinceye kadar gitmiyorum.
''Yaptığım şeyde iyiydim yaptığım şeyden zevk alıyordum
Tom bunu anlayacak kadar yaşlı değil.
onların istedikleri arasında bağ kurmayı görevim olarak bilirim.
umudu kesen ve bu nedenle de çabalama arzularını yitiren
İki kere bükersen ve ardından uçları bir araya getirirsen
Bizi 2 derece sınırında tutacak iddialı hedefleri belirlemekte
Rüzgârı arkamıza aldığımıza ve tehlikeyi de atlattığımıza göre
Panzehir yok olduğuna göre, artık yeni bir görevimiz var.
Yeterince iyi değillermiş gibi.
yalnızca söylemekten çok daha güçlü.
Beynimiz, böyle zor soruları sorabilecek kadar güçlü
bu film de hala izlendiğine göre
Nasa bunun için yeterince yükseğe çıkılmadığını söylüyor
fakat babası dahil herkes buna karşı çıkıyor
Mademki yorgunsun dinlensen iyi olur.
- Sürücü ehliyeti almak için yeterli yaşta değilsin.
- Sürücü ehliyeti almak için yaşınız yeterli değil.
- Sürücü belgesi almak için yaşın yeterli değil.
Tom her zaman diğerlerinin beklediği şeyi yapmaz.
Onun söylediğine inanacak kadar aptaldı.
Onun dediğine inanacak kadar aptaldı.
Bunu yapmak için, projeksiyon denilen bir işlemi kullandılar.
Bence değerli olan şeye odaklanmamız gerektiği fikri,
Tom öğrencilerine karşı yeterince otoriter değildir.
Biz sosyal insanlarız, diğer insanların ne yaptığını gerçekten önemsiyor,