Translation of "Yürümekten" in Spanish

0.004 sec.

Examples of using "Yürümekten" in a sentence and their spanish translations:

Yürümekten hoşlanmam.

No me gusta caminar.

Doğada yürümekten hoşlanırım.

Me gusta caminar por la naturaleza.

Amaçsızca yürümekten hoşlanırım.

Me gusta pasear sin rumbo.

O yalnız yürümekten hoşlanır.

A él le gusta pasear solo.

O benimle yürümekten hoşlanır.

A ella le gusta caminar conmigo.

Tek başıma yürümekten hoşlanıyorum.

Me gusta caminar solo.

Ben dağlarda yürümekten hoşlanırım.

Me gusta caminar por los montes.

Bazen yürümekten kendimi yorgun hissediyorum.

A veces me siento cansado de caminar.

Tom Mary ile yürümekten hoşlanır.

A Tom le gusta pasear con Mary.

Terk edilmiş sahilde yalnız yürümekten hoşlanıyordum.

Me gustaba caminar solo por la playa desierta.

Jack elli mil yürümekten dolayı yorgundu.

Jack estaba cansado por haber caminado cincuenta millas.

- Yalnız yürümeyi sever.
- O yalnız yürümekten hoşlanır.

Le gusta andar sola.

Elmas dolu bir arazide yürümekten hiç de farklı değil.

Ahora, esto es lo mismo que caminar sobre una mina de diamantes.

Hannibal, Roma'ya yürümekten vazgeçmesinin ardından, Apenin Dağları'nın öbür tarafına geçti.

Habiendo decidido no marchar sobre Roma, Hannibal Volvió a cruzar las montañas de los Apeninos.