Translation of "Varlığını" in Spanish

0.003 sec.

Examples of using "Varlığını" in a sentence and their spanish translations:

Çöpçülerin varlığını kanıtlayabilir misin?

¿Se puede probar la existencia de los basureros?

Üstünde yüzüp orada varlığını hissediyorum.

Floto y siento su presencia.

Kırmızı bayrak tehlikenin varlığını gösterdi.

La bandera roja indicaba la presencia de un peligro.

O hayaletlerin varlığını kanıtlamaya çalışıyor.

Ella está tratando de demostrar la existencia de los fantasmas.

Daha önce varlığını bilmediğimiz bir bölüm.

un capítulo que ni siquiera sabíamos que existía anteriormente.

Ama aşılmaz bir çizginin varlığını fark ediyorsun.

Pero hay un límite que no se puede cruzar.

Tom babasının tüm varlığını miras olarak aldı.

Tom heredó todas las características de su padre.

İnsan açgözlülüğü birçok türün varlığını tehdit ediyor.

La avaricia humana amenaza la existencia de muchas especies.

Bu hissiyat arka planda sürekli varlığını devam ettirebilir

La insatisfacción puede ser una presencia constante de fondo

Bacılar varlığını Orhan Bey dönemine kadar devam ettirdiler

Las chimeneas continuaron su existencia hasta el período de Orhan Bey.

John, karanlık bir odada bir hayaletin varlığını hissetti.

John sintió la presencia de un fantasma en el cuarto oscuro.

2. Dünya Savaşı, ABD'nin küresel varlığını sonsuza dek değiştirecekti.

La Segunda Guerra Mundial transformaría la presencia global de Estados Unidos para siempre.

Dünya yüzeyindeki herhangi bir muzun varlığını kesin olarak tehdit eden

banano sean presa de una enfermedad llamada los Cuatro. Lo que amenaza la presencia de cualquier plátano en la superficie de la

Bu durum NATO'nun, hatta Dünya Ticaret Örgütü'nün bile varlığını sorgulamaya açık hale getirdi.

Eso pone a la OTAN e incluso a la Organización Mundial de Comercio en cuestión.