Translation of "Tarif" in Spanish

0.019 sec.

Examples of using "Tarif" in a sentence and their spanish translations:

şöyle tarif ediliyordu;

así es como estaba descrito...

Nesneyi tarif edebilir misiniz?

¿Puedes describir el objeto?

İdeal kahvaltını tarif et.

Describí tu desayuno ideal.

Tarif edilemez bir durumdaydı.

Era una situación indescriptible.

Onları tarif edebilir misin?

- ¿Podrías describirles?
- ¿Podrías describirlos?

Tom Mary'yi tarif etti.

Tom describió a Mary.

Bazı duyguları tarif etmek zordur.

Algunos sentimientos son difíciles de describir.

Ben gerçekten onu tarif edemem.

No puedo describirlo realmente.

Kelimeler bu yeri tarif edemez.

No hay palabras que describran este lugar.

Yani ben kesinlikle Richard'ı tarif ettim

Quiero decir, acabo de describir a Richard,

Bir çocuğu kaybetmenin acısı tarif edilemez.

Es indescriptible el dolor de perder un hijo.

Bu tarif için malzemeler biraz pahalı.

Los ingredientes para esta receta son un poco caros.

Bu nedenle, öğrenmek için bir tarif yok.

No hay una receta para aprender.

Nasıl tarif edeceğimi bilmediğim bir etki yarattı. "

Me causó un efecto que no sé cómo describir ".

Ben sana hakaret etmiyorum, seni tarif ediyorum.

No te estoy insultando, te estoy describiendo.

Bu tarif için sadece bir soğana ihtiyacım var.

Tan sólo necesito una cebolla para esta receta.

Güzelliğin en mükemmel tarafı, hiçbir resimle tarif edilememesidir.

La mejor parte de la belleza es la que ninguna imagen puede mostrar.

Bazı kadınların yüzlerinde oluşan ifadeyi tarif etmem mümkün değil.

cuando hablo de cómo hombres que conozco han llorado frente a mí.

O kadar kötü bir tat ki kelimelerle tarif edilemez

El sabor es tan terrible que no lo puedo describir con palabras,

Tom onun kilitli bir odadan nasıl kaçabildiğini tarif etti.

Tom describió como fue capaz de escapar del cuarto cerrado con llave.

Maç spikerleri vuvuzelaların seslerini "rahatsız edici" ve "şeytani" gibi çeşitli şekillerde tarif ettiler ve onu "gürültücü fillerin izdihamı", "sağır eden çekirge sürüsü", "katliam yolundaki bir keçi", "çok kızgın arılarla dolu büyük bir kovan" ve "hızlı ördek"'e benzettiler.

Los comentaristas han descrito el sonido de las vuvuzelas como "molesto" y "satánico", y lo han comparado con "una estampida de elefantes ruidosos", "una plaga ensordecedora de langostas", "una cabra camino del matadero", "una colmena gigante llena de abejas muy furiosas" y "un pato drogado con anfetas".