Translation of "Götürmek" in Spanish

Bulunan bir köye götürmek.

a una aldea remota ubicada en el corazón de la jungla. 

Bizi eve götürmek zorundasın.

Tienes que llevarnos a casa.

Beni seninle götürmek zorundasın.

Tienes que llevarme contigo.

Kediyi bugün veterinere götürmek zorundayım.

Tengo que llevar al gato al veterinario hoy.

Çocuklarımı plaja götürmek hoşuma gidiyor.

Me gusta llevar a mis hijos a la playa.

Tom beni arabayla götürmek istedi.

Tom quería que condujera yo.

Biz sadece Tom'u eve götürmek istiyoruz.

Solo queremos llevar a Tom a casa.

Bugün kitabı kütüphaneye geri götürmek zorundayım.

Tengo que llevar el libro de regreso a la biblioteca hoy.

Ay'a götürmek için onlara nasıl yardım edersiniz?

¿Cómo pueden ayudar a llegar a la luna?

Ilaç götürmek isteyen doktorların kullandığı bir güzergâh.

a lugares muy aislados a los que no hay otro modo de llegar.

Adam beni istasyona götürmek için zahmet etti.

El hombre se desvió de su camino para llevarme a la estación.

Pazartesi günü kitapları kütüphaneye geri götürmek zorundayım.

El lunes tengo que entregar los libros en la biblioteca.

Burası için mi, yoksa götürmek için mi?

¿Para tomar aquí o para llevar?

Balayımız için seni iyi bir yere götürmek istiyorum

Me gustaría llevarte a un buen sitio de luna de miel.

Televizyonum bozuldu. O yüzden tamire götürmek zorunda kaldım.

Mi televisor se echó a perder, así que tuve que mandarlo a arreglar.

Çok geç olmadan önce onu hastaneye götürmek zorundayız.

Tenemos que llevarle al hospital antes de que sea demasiado tarde.

Babam beni hayvanat bahçesine götürmek için bir gün ayıracağını söyledi.

Mi papá dijo que apartaría un día para llevarme al zoológico.

O bana şarap içirip yemek verdi ve sonra yatağıma götürmek istedi!

Me agasajó y luego quiso llevarme a la cama.

Arkadaşlarım sarhoş olana kadar içmişti ki onları eve götürmek zorunda kaldım.

Mis amigos estaban tan borrachos que tuve que llevarlos a su casa.

Ambulans, acil durumlarda hastaları veya yaralıları hastaneye götürmek için özel ekipmanlarla donatılmış bir taşıttır.

Una ambulancia es un vehículo dotado de aparatos especiales para transportar enfermos o heridos a un hospital, especialmente en emergencias.