Translation of "Battı" in Spanish

0.004 sec.

Examples of using "Battı" in a sentence and their spanish translations:

Güneş battı.

Se ha puesto el sol.

Yani aslında battı

Entonces realmente se hundió

Gemi denizde battı.

El barco se sumergió en el mar.

Atlantis denize battı.

La Atlántida se hundió en el mar.

Tekne dibe battı.

- El barco se hundió hasta el fondo.
- El bote se hundió hasta el fondo.

Kayık gölün dibine battı.

La barca se hundió hasta el fondo del lago.

Gemi bir yıldırımla battı.

El barco se hundió en seguida.

Gemi denizin dibine battı.

El barco se hundió al fondo del mar.

Tekne fırtına sırasında battı.

El barco se hundió durante la tormenta.

Güneş bulutların altında battı.

El sol se hundió bajo las nubes.

Titanic 1912 yılında battı.

El Titanic se hundió en 1912.

Tom'un arabası çamura battı.

El auto de Tom se quedó atascado en el barro.

Tekne battı ve herkes öldü.

El barco se hundió y todos murieron.

Titanik, geminin ilk seferinde battı.

El Titanic se hundió en su primer viaje.

Bir süre önce güneş battı.

El sol se puso hace un rato atrás.

Güneş battı, bunun üzerine paydos ettiler.

El sol se puso, así que dejaron de trabajar.

Güneş ufukta battı ve hava karardı.

El sol se hundió bajo el horizonte y se puso oscuro.

- Güneş ufukta kayboldu.
- Güneş ufuktan battı.

El sol se hundió en el horizonte.

1912'de Titanik ilk yolculuğu sırasında battı.

Fue en 1912 que el Titanic se hundió durante su primer viaje.

Onun yüzüğü nehre düştü ve dibe battı.

Su anillo se cayó a un río y se hundió hasta el fondo.

Dün buraya yakın bir yerde bir gemi battı.

Un barco se hundió cerca de aquí ayer.

Tom su üzerinde yürümeye çalıştı ama dibe battı.

Tom intentó caminar por encima del agua, pero se hundió hasta el fondo.

Titanic 15 Nisan pazartesi saat 02:20'de battı.

El Titanic se hundió a las 02:20 el lunes 15 de abril.

Atina'ya giden bir yük gemisi, bir iz bırakmadan Akdeniz'de battı.

Un buque de carga, con rumbo a Atenas, se hundió en el Mediterráneo sin dejar rastro.