Translation of "ölmüştü" in Spanish

Onlar ölmüştü.

Estaban muertos.

Köpek ölmüştü.

El perro estaba muerto.

Ama üç hafta önce ölmüştü.

pero había muerto tres semanas antes.

Babam bir Cuma günü ölmüştü.

Mi padre murió un viernes.

Yaşlı bir adam yanarak ölmüştü.

Una anciana murió quemada.

Ben varmadan önce o ölmüştü.

Ya había muerto cuando yo llegué.

Baştan söylemek gerekirse, Marley ölmüştü.

En primer lugar: Marley estaba muerto.

Evlendiğimizde onun anne ve babası çoktan ölmüştü.

Cuando nos casamos, sus padres ya habían muerto.

- Ertesi sabah, o gitmişti.
- Ertesi sabah o ölmüştü.

A la mañana siguiente, se había ido.

Umutsuz bir son duruştan sonra Hrolf, şampiyonları tarafından kuşatılmış olarak ölmüştü.

Después de una última batalla desesperada, Hrolf yacía muerto, rodeado por sus campeones.