Translation of "Gidebilmek" in Russian

Avustralya'ya gidebilmek için tasarruf yapıyorum.

Я коплю деньги, чтобы поехать в Австралию.

Amaç, mümkün olduğunca uzağa gidebilmek.

Цель - уйти как можно дальше.

Tom Boston'a gidebilmek için para biriktiriyor.

Том копит деньги, так что он может поехать в Бостон.

Tom, Avustralya'ya gidebilmek için para biriktiriyor.

Том откладывает деньги на поездку в Австралию.

Tom yurt dışına gidebilmek için para tasarrufu yapıyor.

Том копит деньги, чтобы поехать за границу.

Meksika'ya gidebilmek için başka bir vize almam haftalar sürdü

У меня ушли недели на получение другой визы, чтобы вернуться в Мексику,