Translation of "Duygusu" in Polish

0.003 sec.

Examples of using "Duygusu" in a sentence and their polish translations:

Onun görev duygusu yok.

Ona nie ma poczucia obowiązku.

Ve büyük bir tatmin duygusu yaşıyordum.

Sprawiało mi olbrzymią satysfakcję,

Kültürel binalar bir merak duygusu uyandırmalıydılar.

Powinny wzbudzać ciekawość.

Tom'un sapkın bir mizah duygusu var.

Tom ma wypaczone poczucie humoru.

Bilim, merak duygusu ve dayanışma için de geçerlidir.

Dotyczy to nauki, ludzkiej ciekawości, solidarności.

Diğer insanların duygusu ne olursa olsun, o düşündüğünü söyler.

On mówi co myśli, nie licząc się z uczuciami innych.