Translation of "Test" in Japanese

0.010 sec.

Examples of using "Test" in a sentence and their japanese translations:

Bugünkü test nasıldı?

今日のテストどうだった?

Gözlerimi test ettirdim.

私は眼の検査をしてもらった。

test etme üzerinde çalışıyoruz,

投与量と投与スケジュールを実験しています

Bunu nasıl test edersiniz?

その仮説をどう証明しますか?

Tek tipleştirilmiş bir test.

これは全国統一テストの話です

Mary'nin test sonucu neydi?

メアリーのテストの結果はどうでしたか。

Yarın motoru test edeceğiz.

明日エンジンのテストをする予定だ。

Test kağıtlarını düzeltmekle meşgul.

彼は試験答案の添削をするのに忙しい。

O hâlâ test ediliyor.

まだ試行錯誤だな。

Test için hazırlanmak zorundayım.

試験勉強をしなくちゃ。

Ben test için çalışmalıyım.

試験勉強をしなくちゃ。

Bugün bir test olacağız.

私達は今日テストがあります。

Keşke hiç test olmasa.

テストとかなければいいのに。

Dünkü test hakkında konuştuk.

私たちはきのうのテストについて話した。

Standart test sürecinde bir gün,

そして通常の検査中に

Ben de sensörlerimi test ettim,

私はセンサーをテストしていて

Her neyse, test bitti rahatladım.

とにかく、試験が終わってほっとしたよ。

Bugün test olacağımıza bahse girerim.

- きっと今日テストがあるでしょう。
- 今日はきっとテストがあるよ。

Ben sınırlarımı test etmek istiyorum.

自分の限界を試したい。

Test sonuçların hakkında endişe etme.

- 試験の結果を気にするな。
- テストの結果なんて気にすんなよ。

İngilizce test için hazırlanmak zorundayım.

僕は英語の試験の準備をしなければいけない。

İnsanlar, hastalığımın, kişiliğim için bir test

これは私の人格に対する 試練だとか

Prosedür ya da test sırasında, öncesinde

処置や検査の前後 その最中に

Bu olasılıkları test etmemize olanak sağlıyorlar

こうした様々な可能性を 分析できることです

Bu tahminleri gökyüzü gözlemleriyle test edebiliyoruz.

こうした予想は 天体観測で確かめられます

Yeni ilaç, Vaxgen'in laboratuvarında test edilecek.

バクスゲン社の研究所で新薬の試験が行われた。

Keşke test için daha çok çalışsaydım.

- テストのために勉強をもっとしておけばよかったなあ。
- テスト勉強、もっとやっとけばよかった。
- もっとテスト勉強やっておけばよかった。

Bütün geceyi test için çalışarak geçirdi.

彼は一夜づけの試験勉強をした。

O, test puanını gördüğünde gözyaşlarına boğuldu.

答案の点数を見て彼女はわっと泣き出した。

Hava test uçuşu için uygun görünüyordu.

天気はテスト飛行にとって好条件のように思えた。

O, boş bir test teslim etti.

彼女は白紙答案を出した。

Onun test sürüşünü geçmesi herkesi şaşırttı.

運転免許試験に合格して彼はみんなをびっくりさせた。

"Test nasıldı?" "Çok zor olmadığını düşündüm."

「テストどうだった?」「思ってたほど難しくなかった」

Öf, yarınki test için çalışmak zorundayım.

もう、明日の試験の為に勉強しなくちゃ。。。

Test ettikleri şeyleri ve buldukları ilginç sonuçları

彼らが試したことや 興味深い発見について

Öğretmen bize test için çok çalışmamızı hatırlattı.

先生はそのテストのために私たちに一生懸命勉強をするように注意した。

Göğüs kanseri için bir test yaptırmak istiyorum.

乳癌の検査をしていただきたいのです。

Test sonuçlarını duymak beni hayal kırıklığına uğrattı.

私はテストの結果を聞いてがっかりした。

"Test nasıldı?" "Olacağını düşündüğüm kadar zor değildi."

「テストどうだった?」「思ってたほど難しくなかった」

İkinci test, ilki üzerinde büyük bir gelişmedir.

この二回目のテストは一回より大進歩だ。

Bayan Klein her Cuma bir test verir.

クライン先生は毎週金曜日にテストを行う。

Bahse girerim ki bugün bir test olacağız.

今日はきっとテストがあるよ。

Tom boş bir test kağıdını teslim etti.

トムは白紙の答案を出した。

Açık belleğe bir şey yapıp yapmadığını test edebiliriz.

陳述的エピソード記憶への 影響をテストできます

Ve ziyafet ustası şaraba dönüştürülen suyu test etti.

宴会の世話役は、ぶどう酒になったその水を味わってみた。

Bazı test soruları koruma görevlileri için adil değil.

問題の中にはゴリラに不公平なものがある。

Hepimiz bekliyoruz, çünkü test sonuçları hakkında hiçbir haber yok.

まだテスト結果については何も報告がないので、みんな待っているところです。

Ama çoğu insan 4, 12, 26'yı test etmeye korkar

でも大半の人は怖くて 4 12 26を試せません

Onlar, rutin bir test sırasında, yakın bir yardımla yerde öldüler.

彼らは、定期的なテスト中に、手元にある助けを借りて、地上で死亡しました。

Ay modülü hala tasarım aşamasındaydı ve sonraki uçuşlarda test edilecek.

月面モジュールはまだ設計段階にあり、後の飛行でテストされる予定でした。

Test, sürekli iletişim sorunları nedeniyle durdurulmuştu ve Komutan Pilot Gus Grissom

絶え間ない通信の問題によりテストは中止され、コマンドパイロットのガスグリソムは

Ama becerilerinizi yeni bir görevde test etmeye hazırsanız "Sonraki Bölüm"ü seçin.

新しい任務で スキルを試すなら “次のエピソード”を

Ama becerilerinizi yeni bir görevde test etmeye hazırsanız "Sonraki Bölüm"ü seçin.

新しい任務で スキルを試すなら “次のエピソード”を

Bir dizi mürettebatsız test uçuşundan sonra astronotları taşımak için bir sonraki görev

一連の無人宇宙船のテスト飛行の後、宇宙飛行士を運ぶ次の任務は

Görev komutanı Frank Borman'dı - bir Hava Kuvvetleri Albayı, test pilotu ve havacılık

エンジニアである フランクボーマン

Ancak ay modülü hala test edilmemişti ve aya iniş birçok bilinmeyeni barındırıyordu.

しかし、月面モジュールはまだテストされておらず、月面着陸には多くの未知数がありました。

Araştırma müdürü, departmana yeni bir ürünü test etmede esaslı bir iş yaptırdı.

研究部長はその部門が新製品のテストをするにあたって、徹底的な仕事をさせた。

Test sırasında o çok hasta hissetti, bu yüzden tuvalete gitmek için izin aldı.

試験中、彼女は気分が悪くなったのでお手洗いにたたせてもらった。