Translation of "Ediliyor" in English

Kötü kabul ediliyor.

becomes a villain.

Köprü tamir ediliyor.

The bridge is being repaired.

Ev tamir ediliyor.

The house is under repairs.

Arabam tamir ediliyor.

- My car is being repaired.
- My car is being fixed.

Tom'a işkence ediliyor.

Tom is being tortured.

O tamir ediliyor.

It's being repaired.

Hükümet tahrip ediliyor!

The government is being destroyed!

Takip ediliyor olmalıyız.

- We must've been followed.
- We must have been followed.

Halk davet ediliyor.

The public is invited.

Herkes test ediliyor.

Everyone is being tested.

Takip ediliyor muyuz?

Are we being chased?

Bize yardım ediliyor.

We are being helped.

Onlar tahliye ediliyor.

They're being evacuated.

Tom dava ediliyor.

Tom is being sued.

Evim inşa ediliyor.

My house is built.

Yol tamir ediliyor.

The road is being repaired.

Bana yardım ediliyor.

I'm being helped.

Tatiller iptal ediliyor.

Vacations are being canceled.

Kültürümüz tehdit ediliyor.

Our culture is threatened.

Arabamız tamir ediliyor.

Our car is being repaired.

Tom'a yardım ediliyor.

Tom is being helped.

Tom mahrum ediliyor.

Tom is being detained.

Tom transfer ediliyor.

Tom is being transferred.

- Arabam şimdi tamir ediliyor.
- Arabam şu an tamir ediliyor.

My car is being fixed now.

Sineğe nektar hediye ediliyor.

The fly receives a gift of nectar.

Sürekli yeri tespit ediliyor

Its location is constantly detected

Tapınak olduğu tahmin ediliyor

guessed to be a temple

Sigara içmemeniz rica ediliyor.

You are requested not to smoke.

Ev şimdi inşa ediliyor.

The house is being built now.

O hâlâ test ediliyor.

It's still being tested.

Yeni cadde inşa ediliyor.

The new street is being built.

Araban şimdi tamir ediliyor.

Your car is repaired now.

Neden buna tahammül ediliyor?

Why is it tolerated?

Bize adil muamele ediliyor.

We're being treated fairly.

Desteğin çok takdir ediliyor.

Your support is greatly appreciated.

Uygulamalar şimdi kabul ediliyor.

Applications are now being accepted.

Adaylıklar şimdi kabul ediliyor.

Nominations are now being accepted.

Bu nasıl telaffuz ediliyor?

How is this pronounced?

Tren istasyonu terk ediliyor.

The train station is abandoned.

Tom sınır dışı ediliyor.

Tom is being deported.

Tom neden takip ediliyor?

Why is Tom being followed?

Sen takip ediliyor musun?

Are you being followed?

Size hizmet ediliyor mu?

- Are you being waited on?
- Have you been waited on?

Bu alan harap ediliyor.

This area is devastated.

Şehir tamamen harap ediliyor.

The city is completely devastated.

Tom herkesçe nefret ediliyor.

Tom is hated by everyone.

Başvurular zaten kabul ediliyor.

Applications are already being accepted.

Mahkeme kararı temyiz ediliyor.

The judgment is being appealed.

Tom masum kabul ediliyor.

Tom is presumed innocent.

Dizüstü bilgisayarım tamir ediliyor.

My laptop is being repaired.

- Bu kitap çokça tavsiye ediliyor.
- Bu kitap hayli tavsiye ediliyor.

This book is highly recommended.

Arabam şu anda tamir ediliyor.

My car is now being repaired.

Marie tarafından Tom rahatsız ediliyor.

Tom is being bullied by Mary.

Yatırımda % 6 getiri garanti ediliyor.

A 6% yield is guaranteed on the investment.

Yerel eko sistemler tehdit ediliyor.

- The local ecosystems are under threat.
- The local ecosystems are threatened.

Bu kelime nasıl telaffuz ediliyor?

How is this word pronounced?

Kahvaltı ne zaman servis ediliyor?

- When is breakfast served?
- When is the breakfast served?

Bu film oldukça tavsiye ediliyor.

This movie is highly recommended.

Sonuçlar şu anda analiz ediliyor.

The results are currently being analyzed.

O, kayıp olarak kabul ediliyor.

He is regarded as missing.

Tom Mary tarafından şantaj ediliyor.

Tom is being blackmailed by Mary.

- Havuzlar boşaltılıyor.
- Havuzlar drene ediliyor.

The pools have been drained.

Dilimiz yabancı kelimelerle istila ediliyor.

Our language is being invaded by foreign words.

Sami aşk tarafından kör ediliyor.

Sami is blinded by love.

Öyle yapmak günah kabul ediliyor.

Doing that is considered a sin.

Aralarındaki bağlantı genellikle göz ardı ediliyor

The link between them is often overlooked,

Akşam yemeği saat kaçta servis ediliyor?

- What time is dinner served?
- At what time is dinner served?

Hava durumu bilimsel olarak tahmin ediliyor.

The weather is forecast scientifically.

Onların kampanyaları hükümet tarafından finanse ediliyor.

Their campaigns are financed by the government.

Bu kelimedeki "t" telaffuz ediliyor mu?

Is the 't' pronounced in this word?

Bu ev termitler tarafından istila ediliyor.

This house is infested with termites.

Tom bugün ceza evinden tahliye ediliyor.

Tom is being released from prison today.

Banliyölerde birçok yeni emlak inşa ediliyor.

Many new properties are being built in the suburbs.

Flavio lisenin üçüncü yılına kayıt ediliyor.

Flavio is enrolled in his third year of high school.

O bir koyote tarafından takip ediliyor.

She is being chased by a coyote.

- Tom'a ateş ediliyor.
- Tom işten atılıyor.

Tom is being fired.

Benim mahalledeki tiyatro yeniden inşa ediliyor.

The theater in my neighborhood is being rebuilt.

Akşam yemeği ne zaman servis ediliyor?

At what time is dinner served?

Ona kendi vicdanı tarafından eziyet ediliyor.

She's being tormented by her own conscience.

Tom yakındaki bir hastanede tedavi ediliyor.

Tom is being treated at a nearby hospital.

- Burada yeni bir teleskop türü inşa ediliyor.
- Burada yeni türde bir teleskop inşa ediliyor.

A brand new telescope is being built here.

Çin'de, internet sıkı bir şekilde kontrol ediliyor.

In China, the internet is tightly controlled.

Yozlaşmış siyasilere veya aracılara gittiği tahmin ediliyor.

up in hands of corrupt politicians and middlemen.

Bu yıl için %4 enflasyon tahmin ediliyor.

Four percent inflation is forecast for this year.

Üç yaşın altındaki çocuklar ücretsiz kabul ediliyor.

Children under three are admitted free of charge.

Şehrin merkezinde yeni bir müze inşa ediliyor.

A new museum is being built in the center of the city.

Tom'un arabası özel araba yoluna park ediliyor.

Tom's car is parked in the driveway.

Tom birden fazla kişi tarafından dava ediliyor.

Tom is being sued by more than one person.

Tom'un arabası hâlâ ön tarafta park ediliyor.

Tom's car is still parked out front.

Onların yetişme ortamı ormansızlaşma tarafından tehdit ediliyor.

Their habitat is threatened by deforestation.