Translation of "Kağıt" in Japanese

0.013 sec.

Examples of using "Kağıt" in a sentence and their japanese translations:

Yazıcıya kağıt lazım.

給紙トレーに紙が入ってないよ。

Kağıt ağaçtan yapılır.

- 紙は木材からできている。
- 紙は木から作られる。

Kağıt ağaçtan üretilir.

紙は木から作られる。

Kağıt kolaylıkla tutuşur.

紙は火が付きやすい。

Taş, Kağıt, Makas

じゃんけんぽん。

Kağıt hızlı yanar.

- 紙は速く燃えてしまう。
- 紙は早く燃えます。

Kağıt kolayca yakar.

- 紙は燃えやすい。
- 紙はすぐに燃える。

Bu kağıt pürüzlü.

この紙はざらざらしている。

Çok az kağıt kaldı.

ほとんど紙が残っていません。

Bana kağıt mendili getir.

ティッシュを持ってきて。

Sadece beyaz kağıt yeterli.

無地の白い紙で十分です。

Onun kağıt uçağı narindi.

彼が作った模型飛行機はもろかった。

Biraz kağıt kullanabilir miyim?

紙を借りてもいいですか。

Bu bir kağıt bilet.

このチケットは紙でできている。

Bu kağıt, mürekkebi emmez.

- この紙はインクを吸わない。
- この紙はインクを吸い込まない。

Bu kağıt mürekkep emmez.

- この紙はインクを吸わない。
- この紙はインクを吸い込まない。

Bana bir kağıt verin.

私に紙を一枚下さい。

- Bir kağıt torba alabilir miyim?
- Kağıt bir torba alabilir miyim?

紙袋をいただけますか。

- Fotokopi makinesine biraz kağıt koy.
- Fotokopi makinesine biraz kağıt koyun.

コピー機に紙を入れて。

Asıl sihir kağıt üzerinde olmuyor.

奇跡そのものは 紙の上では 起きないということです

Yazmak için hiç kağıt yok.

書く紙がない。

Herhangi bir kağıt işe yarar.

どんな紙でも結構です。

Lütfen bana bir kağıt getir.

どうか紙を1枚持ってきてください。

Ona bir yaprak kağıt verdi.

彼は彼女に紙を1枚あげた。

O, bir parça kağıt çıkardı.

彼は一枚の紙切れを取り出した。

Bana bir parça kağıt ver.

紙を一枚下さい。

O, arkadaşına üç kağıt yaptı.

彼は友達にいたずらをした。

Tom kağıt uçak yapmaktan hoşlanır.

トムは紙飛行機を作るのが好きだ。

Kağıt Çinliler tarafından icat edildi.

紙は中国人によって発明された。

Bana bir kağıt mendil ver.

ティッシュ一枚取って。

Tom kağıt uçaklar yapmayı seviyor.

トムは紙飛行機を作るのが好きだ。

Ben bir kağıt uçak yaptım.

紙飛行機だよ。

Bir kağıt mendile ihtiyacım var.

- ティッシュがいるんだ。
- ティッシュ、ティッシュ。

Tom'a bir kağıt mendil ver.

トムにティッシュをあげて。

Kağıt torbaları tekrar tekrar kullanmalısın.

あなたはその紙袋を何度も使うようにしなさい。

Kağıt üzerinde daha iyiydim tabii ki:

もちろんカルテの上では 回復していました

Lütfen bana bir parça kağıt getir.

紙切れを取ってきてください。

Bana boş bir sayfa kağıt verin.

私に白紙を一枚ください。

Kağıt üzerinde bazı dikey çizgiler çizdi.

彼は紙のうえに垂直な線を何本か引いた。

Bana bir kağıt poşet verebilir misiniz ?

紙袋をいただけますか。

Kağıt uçak yavaş yavaş yere düştü.

紙飛行機はゆっくり地上に落ちた。

Lütfen bana bir tomar kağıt getir.

紙切れを取ってきてください。

Bir kağıt havluyla pencere pervazını sildim.

私は窓の下枠をペーパータオルで拭いた。

O, ona bir parça kağıt verdi.

彼は彼女に紙を1枚あげた。

Lütfen bana bir yaprak kağıt verin.

書く紙を一枚ください。

Salon, kağıt hamurundan ve Paris alçısından yapılır.

張子と焼きセッコウで 製作されています

On kağıt tabağın maliyeti bir dolar eder.

紙製のお皿10枚で価格は1ドルです。

Yapıştırıcı ile iki kağıt yaprağını birbirine yapıştırdım.

私はのりで二枚の紙を貼り合わせた。

Bana bir kağıt turna kuşu yapar mısın?

私に鶴を折ってもらえますか。

Yazı yazmak için bana biraz kağıt verin.

書くために紙を少し下さい。

Tom caddede yüz dolarlık kağıt para buldu.

トムは道に100ドル札が落ちているのを見つけた。

Öğretmen her kağıt üzerine kısa bir yorum yazdı.

先生は答案一枚一枚に短い短評を書いてやった。

- Biraz kağıda ihtiyacım var.
- Bir miktar kağıt istiyorum.

紙がほしい。

Lütfen bana biraz üzerine yazı yazabileceğim kağıt ver.

書ける紙ちょうだい。

Lütfen yazmak için bana bir parça kağıt ver.

書く紙を一枚ください。

Duvarların kulakları var, sürgülü kağıt kapıların gözleri var.

壁に耳あり障子に目あり。

- Japonya çok kâğıt tüketmektedir.
- Japonya çok kağıt tüketiyor.

日本は紙を大量に消費する。

E-kitapların, kağıt kitapların yerini alacağını düşünüyor musunuz?

電子書籍は紙の本に取って代わると思いますか?

Onun asistanı kağıt yığınını tekrar ve tekrar inceledi.

彼の助手がその書類の山を何度も繰り返し調べた。

Taş, makası ezer. Makas, kağıdı keser. Kağıt, taşı kaplar.

グーがチョキに、チョキがパーに、パーはグーに勝つ。

Bir ülke tarafından üretilen kağıt miktarı onun kültürel standartlarıyla yakından ilişkilidir.

一国で生産され消費される紙の量は、その国の文化水準と密接な関係がある。

O bir kurşun kalemle bir kağıt parçası üzerine bir daire çizdi.

彼女は鉛筆で紙に円を描いた。

Bana bir kağıt vinci nasıl katlayacağını öğret. Onu nasıl katlayacağımı unuttum.

折り鶴の折り方教えてよ。折り方忘れちゃったんだ。

- Bir parça kağıda onun adresini yazdım.
- Onun adresini bir kağıt parçasına yazdım.

私は紙に彼の住所を書き留めた。

Ben kutunun etrafına bir parça kağıt koydum ve bir kurdele ile bağladım.

私は箱を紙で包み、それをリボンで結んだ。

- Bir kağıt parçasına onun telefon numarasını not aldım.
- Onun telefon numarasını bir kâğıt parçasına yazdım.

私は紙の端切れに彼の電話番号を書き留めた。

Uyuşturucu ile ilgili suçlar konusunda Doyle'nin çalışmasında sunulan argüman bir beyaz kağıt olarak ilk kez yayımlandı.

ドイルの研究で提出されている議論は、最初、麻薬に関連する犯罪に関する白書として出版されたものである。

- Torbayı yapmak için koca bir parça kağıt kullandı.
- Çanta yapmak için büyük bir parça kâğıt kullandı.

彼はその袋を作るのに一片の大きな紙切れを使いました。

Sırası gelmişken, bu odada klimaya benzer bir şey yok. Onun sahip olduğu tek şey elle tutulan kağıt yelpaze.

ちなみに、この部屋には冷房設備なんて物は何も無い。あるのはうちわだけ。