Translation of "Başarı" in Japanese

0.007 sec.

Examples of using "Başarı" in a sentence and their japanese translations:

Başarı ihtimaline odaklanmak

成功する可能性に気持ちを集中させ

Başarı çabalarının sonucudur.

- 君が努力したから、うまく言ったのだ。
- その成功は君の努力の成果だ。
- あなたの努力が成功につながった。
- あなたが成功したのは努力の結果だ。

Hepimiz başarı istiyoruz.

我々はみな成功を望む。

Başarı tembellikten gelmez.

なまけていては成功しない。

Başarı asla suçlanmadı.

- 勝てば官軍負ければ賊軍。
- 勝てば官軍。

Hiçbir başarı umudu yok.

- 成功の望みはない。
- 成功の見込みはない。

Başarı sıkı çalışmanın sonucudur.

彼が成功したのはよく働いたらです。

İki başarı sertifikası alacaksın.

二つの修得証書を与えよう。

Konser bir başarı idi.

- 音楽会は成功だった。
- コンサートは成功だった。

Biraz başarı ümidi var.

成功の望みはあまりない。

Başarı sizin çabalarınıza bağlıdır.

成功は努力いかんによる。

Onun başarı haberine sevindim.

私は彼女が成功したという知らせを聞いて喜んだ。

Antlaşma bir başarı değildi.

条約は成功しませんでした。

Başarı çoğunlukla çabaya bağlıdır.

成功はたいてい努力次第だ。

Başarı için çok istekli olma.

成功を焦ってはいけない。

Hayatta başarı sürekli çaba gerektirir.

人生における成功には絶え間ない努力が必要だ。

Okuldaki başarı çok çalışma gerektirir.

学業成績を上げるには、一生懸命勉強する必要がある。

Konser, büyük bir başarı idi.

音楽会は大成功でした。

Oyuncu, harika bir başarı gerçekleştirdi.

その選手は妙技を演じた。

Para bir başarı ölçütü değildir.

金銭は成功を計る基準にはならない。

Başarı her zaman azimlinin tarafındadır.

成功は常に忍耐する人達に味方するものだ。

Şöhret her zaman başarı getirmez.

名声は必ずしも成功に付き物というわけではない。

İyi bir başarı şansı var.

うまくいく可能性は十分にある。

Başarı için basit bir yol yoktur.

成功への楽な道はない。

Partinin büyük bir başarı olduğunu düşündük.

パーティーは大成功だと思った。

Büyük zorluklar onun başarı yolunda duruyor.

その完成には大きな困難がある。

Benim çok az başarı umudum vardır.

私が成功する見込みはほとんど無い。

Onun çok az başarı ümidi var.

- 彼が成功する望みはほとんどない。
- 彼に成功の望みはほんのわずかしかない。

O işinde büyük başarı elde etti.

- 彼女は自分の事業で偉大な成功を収めた。
- 彼女は仕事で素晴らしい成功を手に入れた。

Çok az bir başarı ümidim var.

私は成功の望みが薄い。

Kaza başarı için tüm umutlarını yıktı.

思いがけない事故で彼の成功への夢は打ち砕かれてしまった。

O hayatta büyük başarı elde etti.

- 彼は非常に出世した。
- 彼は人生で目覚ましい成功を得た。

Sağlık başarı için önemli bir koşuldur.

健康は成功の一つの大切な条件だ。

çünkü başarı peşinde koşmak ve başarısızlık riski

何故かというと 成功を追求し 失敗のリスクを冒すことが

Hayatta başarı, çalışkanlık ve uyanıklık içinde yatar.

人生で成功の道は勤勉と用心深さにある。

Kulağa bir başarı hikâyesi gibi geliyor, değil mi?

いかにも成功例のように聞こえますよね?

Onun New York'taki işi büyük bir başarı idi.

ニューヨークでの彼の事業は大成功であった。

On yıl önce, böyle iş bir başarı olurdu.

10年前なら、そういう商売は成功していただろう。

Sınavlarda başarı onun için bir şey ifade etmiyor.

試験がうまくいったことなど彼女にとって重要ではない。

Başarı ve insan iletişimi arasında seçim yapmak zorunda değiliz.

成績か人間の繋がりか 選ばなくていいのです

Başarı ya da başarısızlık ikisi de benim için aynıdır.

成功も失敗も私にとってまったく同じです。

Konserin, ne pahasına olursa olsun, bir başarı olmasını istiyorum.

是非とも、コンサートが成功することを願っている。

Her şeyi hesaba katarsak, uluslararası konferans bir başarı idi.

全体としてみればその国際会議は成功だった。

Ama bizi buraya kadar getirmeniz harika bir başarı. Biraz dayanın.

ここまではよくやったぞ 頑張れ

- O oyun çok büyük bir başarı elde etti.
- O oyun büyük bir başarıydı.

その劇はすばらしい成功を収めた。