Translation of "şiddet" in Japanese

0.007 sec.

Examples of using "şiddet" in a sentence and their japanese translations:

şiddet krizi

暴力に巻き込まれる危機

Biz şiddet sevmeyiz.

私たちは暴力が嫌いだ。

Şiddet, toplumumuzun kanseridir.

暴力は社会のガンだ。

Şiddet ile hırsızlık yapılabilir.

暴力で 奪うこともできます

Şiddet suçu banliyölere yayıldı.

暴力犯罪は郊外にも広がった。

Bu şiddet tarafından sarılmış ...

私たちは目を向けなくなっています...

Şiddet için kim suçlanacak?

暴力は誰の責任でしょう?

Kan ve şiddet onları büyülüyor.

- 彼らは血と暴力に引き付けられている。
- 彼らは血と暴力に魅せられている。

Uyuşturucu ticareti destekçisi ve şiddet dolu.

というか 麻薬取引を歓迎し 暴力的だと言います

Cevabın şiddet değil anlamak olduğunu görebiliyordum.

暴力ではなく 理解することが答えだとわかったのです

Şimdi şiddet ve ölüme dayalı protestolar görüyoruz.

今、私たちは暴力と死に抗議するプロテストを見ています。

Doğrusunu söylemek gerekirse, ben şiddet filmlerinden bıktım.

実のところは、私は暴力映画にはうんざりしている。

Alçaltıcı, kendine zarar veren, şiddet yanlısı olduğunu söylüyor.

反教育的で 侮辱的で 自滅的で 暴力を礼賛し―

Başlangıçta, hip-hop şiddet ve uyuşturucu yanlısı değildi.

ヒップホップは当初「暴力賛成」でも 「麻薬取引賛成」でもありませんでした

- Son karikatürlerde çok fazla şiddet ve müstehcen sahne var.
- Yeni karikatürler çok fazla şiddet ve cinsel sahneye sahip.

最近の漫画は暴力や性の描写が多すぎる。

İntikam ve şiddet uzun dönemde aşırılık sorununda işe yaramaz.

長期的に考えても 復讐や暴力では過激派に立ち向かえません

Sonuçta, o şiddet suçu sebebiyle beş yıl hapis yatmıştı.

ついに、彼はその暴力犯罪を犯したことで懲役5年の判決を言い渡された。

- Kan ve şiddetten etkileniyorlar.
- Gözlerini kan ve şiddet bürümüş.

彼らは血と暴力に魅せられている。

Yiyecek yokluğundan dolayı şehrin her yerinde şiddet patlak verdi.

食糧不足のため市の至る所で暴力沙汰が突発した。

Birçok anne-baba televizyonda çok fazla şiddet olduğuna inanıyor.

多くの親は、テレビには暴力が多すぎると信じている。

Hip-hop'ın neden genellikle şiddet dolu, öfkeli ve nihilistik olduğunu

なぜヒップホップが暴力的で怒りに満ち 虚無主義であることが多いのか と考えるとき

Televizyon şiddet gösteriyor, her şeyden önce daha genç insanları etkiler.

テレビは暴力行為を見せて、それがとりわけ年少の者たちに影響を及ぼす。

O, siyahların şiddet olmaksızın eşit haklar için mücadelelerini kazanabileceklerine inanıyordu.

彼は、黒人たちが暴力に頼らずとも平等な権利を勝ち取れると信じていた。

Sonunda o şiddet suçu için beş yıl hapis cezasına çarptırıldı.

ついに、彼はその暴力犯罪を犯したことで懲役5年の判決を言い渡された。

Bugün Almanya'da, Pazartesi günü kundaklamada üç Türk'ün öldürüldüğü Hamburg'un yakınında bir yer de dahil birçok şehirde şiddet karşıtı mitingler gerçekleşti.

ドイツでは今日、いくつかの都市で襲撃に反対する抗議行動が催されましたが、その都市の中には、月曜日の放火による襲撃でトルコ人3人が殺害されたハンブルク近くの都市も含まれています。