Translation of "çalıştım" in Japanese

0.013 sec.

Examples of using "çalıştım" in a sentence and their japanese translations:

Anlamaya çalıştım.

引き寄せられる理由を 理解したかったのですが

- Çalışıyordum.
- Çalıştım.

働いてたよ。

Esnememeye çalıştım.

あくびをしないようにしようとした。

- Ben bütün gece çalıştım.
- Bütün gece çalıştım.

徹夜で勉強したよ。

- Polise ulaşmaya çalıştım.
- Polisle bağlantı kurmaya çalıştım.

私は警察と接触をとろうと試みた。

Ben gülmemeye çalıştım.

私は笑わないように努めた。

Bugün çok çalıştım.

今日はうんと働いた。

Ben kaçmaya çalıştım.

私は逃げようとした。

Hayatım için çalıştım.

私は必死になって逃げた。

Dağa tırmanmaya çalıştım.

私は試しにその山に登ってみた。

Bir saat çalıştım.

私は一時間勉強しました。

Bugün ağlamamaya çalıştım.

今日は泣かないつもりだったのに。

Konuyu değiştirmeye çalıştım.

私は話題を変えようとした。

Tom'u korumaya çalıştım.

僕はトムを守ろうとした。

Kilo vermeye çalıştım.

ダイエットしようとした。

- Öğleden sonra biraz çalıştım.
- Öğleden sonra bir müddet çalıştım.
- Öğleden sonra bir süre çalıştım.

私は午後しばらくの間勉強した。

Sürekli kilo vermeye çalıştım.

常に減量していました

Onun görüşlerini anlamaya çalıştım.

彼の考えを打診しようとした。

Bir roman yazmaya çalıştım.

- 私はためしに小説を書いてみた。
- 小説を書いてみたんだよ。

Akşam yemeğinden önce çalıştım.

私は夕食前に勉強をした。

İyi notlar almaya çalıştım.

良い点を取ろうと努力をした。

Ben sorunu halletmeye çalıştım.

私はその問題を解いてみた。

Günden güne çok çalıştım.

私は毎日毎日熱心に働いた。

Onun ağladığını unutmaya çalıştım.

私は彼女が涙を流した思い出を忘れようと努めた。

Bu hafta çok çalıştım.

今週はよく働いた。

Geçen ay çok çalıştım.

私は先月一生懸命働きました。

Ben çatışmadan kaçınmaya çalıştım.

私は争いを避けようとした。

Dikkatimi okumaya odaklamaya çalıştım.

私は読書に集中しようとした。

Ben çocuğu yatıştırmaya çalıştım.

私はその子をなだめようとした。

Kavgaya son vermeye çalıştım.

私はその喧嘩をやめさせようとした。

Ben bir çiftlikte çalıştım.

私は農場で働いた。

Yarın yokmuş gibi çalıştım.

私は死んだつもりで働いた。

Bir banka için çalıştım.

私は銀行で働いていました。

Bütün gün çiftlikte çalıştım.

1日中農場で働いていた。

Ben oyundaki rolümü çalıştım.

僕は芝居の自分の役の台詞を覚えた。

Ben dün gece çalıştım.

昨夜私は勉強しました。

Başımın üstünde durmaya çalıştım.

私は試しに逆立ちしてみた。

Başarmak için sıkı çalıştım.

私は、成功するために、一生懸命働いた。

Dün gece Fransızca çalıştım.

昨夜はフランス語を勉強したよ。

Ben bunu sana anlatmaya çalıştım.

だから言っただろう。

Dün sekiz saatten fazla çalıştım.

私は昨日8時間以上働いた。

Gece geç saatlere kadar çalıştım.

私は夜遅くまで働いた。

Sınavı geçmek için sıkı çalıştım.

私は試験に受かるために熱心に勉強した。

Onun telefon numarasını bulmaya çalıştım.

私は彼女の電話番号を探し出そうとした。

Dün bütün gün çok çalıştım.

- 昨日は一日中懸命に働いた。
- 昨日は一日中忙しく働いた。

Onun gözlerine bakmaktan kaçınmaya çalıştım.

私は彼女の目を見るのを避けようとした。

Aileme bakmak için çok çalıştım.

私は家族を養うために懸命に働いた。

Bir arkadaşımı evlenmekten vazgeçirmeye çalıştım.

- 私は友人に結婚をやめるよう説得しようとした。
- 私は友人に結婚しないように説得に努めた。
- 私は友人に結婚を思いとどまらせようとした。

Okula girmek için sıkı çalıştım.

私は、その学校に入学するためによく勉強した。

Ben sol elimle yazmaya çalıştım.

左手で書いてみようとした。

Her gün onun üzerinde çalıştım.

私は毎日毎日その仕事をした。

Ben onu dikkatle dinlemeye çalıştım.

私は彼の言う事を注意深く聞こうと努めた。

Ona araba sürmeyi öğretmeye çalıştım.

私は彼に運転を習わそうとした。

Gençken Bay Wood'un çiftliğinde çalıştım.

私は若い時にウッドさんの農場で働いたのよ。

Bu sabah altıda kalkmaya çalıştım.

私は今朝六時におきようと思いました。

Ben bu şarkıyı ezberlemeye çalıştım.

私は曲を覚えようとした。

Ben görevimi yerine getirmeye çalıştım.

私は義務を果たそうと努力した。

Mümkün olduğu kadar çok çalıştım.

私はできるかぎり熱心に働いた。

İmkansız bulduğum soruyu cevaplamaya çalıştım.

私はその質問に答えようとしたが、それは不可能だとわかった。

Sınavı geçebilmem için çok çalıştım.

私は試験に受かるように一生懸命勉強した。

Ay'da yaşamı hayal etmeye çalıştım.

私は月での生活を想像してみた。

Sorunu çözmeye çalıştım ama çözemedim.

私はその問題を解こうとしたが、できなかった。

Bu sabah bir süre çalıştım.

私はきょうの午前しばらくの間勉強した。

Doğrudan ve dürüstçe cevap vermeye çalıştım.

出来る限り率直にそして正直に 彼女の質問に答えました

Matematik testini geçmek için çok çalıştım.

数学の試験に合格するために私は一生懸命勉強しました。

Yaz tatili boyunca bir postanede çalıştım.

- 私は夏休みの間、郵便局で働いていた。
- 夏休みの間、郵便局で働いていた。
- 夏休み中は郵便局で働いてたよ。

Onu uyarmaya çalıştım ama o dinlemedi.

- 私は彼女に注意しようとしたが、聞く耳を持たなかった。
- わたしは彼女を注意しようとしたが、彼女は聞く耳を持たなかった。

Çünkü dün uzun bir süre çalıştım.

なぜなら私は昨日長い間勉強したからです。

Onun fikrini değiştirmeye çalıştım ama yapamadım.

彼女の決心をかえようとしたが無理だった。

Ben onunla boşuna dost kalmaya çalıştım.

彼女と仲良くしようとやってみたが無駄だった。

Onun söylediği her şeyi yazmaya çalıştım.

- 彼の言うことすべてを書き取ろうとした。
- 私は彼が言ったことを全部書きとめようとした。

- Onu iyice çalıştı.
- Ben tamamen çalıştım.

私はそれを徹底的に調べた。

Sınavı geçmek için gerçekten çok çalıştım.

試験に受かるように真剣に勉強した。

Kaybı telafi etmek için çok çalıştım.

私は損害を埋め合わせするために一生懸命働いた。

Onu ikna etmeye çalıştım ama boşuna.

私は彼を説得しようとしたがむだだった。

Masumiyetimle ilgili onu ikna etmeye çalıştım.

私は彼に私の潔白を信じさせようと努めた。

Onu yurt dışına gitmekten caydırmaya çalıştım.

私は彼に海外へ行くのをやめさせようとした。

Belki iki saat boyunca ders çalıştım.

私はたぶん2時間ぐらい勉強した。

Sınıf arkadaşları ile arkadaş olmaya çalıştım.

私はクラスメートと親しくしようとした。

Bu öğleden sonra bir süre çalıştım.

私はきょうの午後しばらくの間勉強した。

- Yerli bir konuşurla dört yıl İngilizce çalıştım.
- Yerli bir konuşur ile dört yıl İngilizce çalıştım.

- 私は4年間ネイティブから英語を習っていた。
- 私は4年間ネイティブの先生に英語を教わった。

Ben de kendimi yokmuşum gibi göstermeye çalıştım.

そして私らしさを隠そうと 努めていたんです

Için elimden geldiğince hızlı tepki vermeye çalıştım.

コンテンツやウェブサイトを ユーザーが作り続けられるようにです

Bay Smith'e ulaşmaya çalıştım ama hat meşguldü.

スミスさんに電話しようとしましたが、話し中でした。

Sakin olmaya çalıştım ama sonunda kendimi kaybettim.

- 冷静になろうとしたのだが、とうとうかっとなった。
- 私は冷静でいようとしたが、とうとう堪忍袋の緒が切れた。
- 冷静でいようとしたのだが、最後には切れてしまった。
- 冷静でいようとしたんだけど、結局ぶちキレちゃったよ。

Ben onu aramaya çalıştım, ama hat meşguldü.

彼に電話をしたが話中だった。

On beş yıldır her gün piyano çalıştım.

私は15年間毎日ピアノを練習しています。

Akşam yemeğinden sonra iki saat İngilizce çalıştım.

私は夕食後2時間英語を勉強した。

Onu durdurmaya çalıştım, ama beni geride bıraktı.

私は彼を引き止めようとしたが、彼は私をおいて行ってしまった。

Onu ikna etmeye çalıştım ama o dinlemeyecek.

私は彼に言い聞かせているが、彼はそもそも聞く耳を持たない。

Bütün gün çalıştım, bu yüzden çok yorgunum.

私は一日中働いた。だからとても疲れている。

Karım yatmaya gittikten sonra çalışma odamda çalıştım.

妻が寝た後、書斎で仕事をした。

Ben günden güne çok fazla İngilizce çalıştım.

私はくる日もくる日も一生懸命英語を勉強した。

Kalkmaya çalıştım ama vücudum kurşun gibi ağırdı.

起きようとしたけれど、体は鉛のように重かった。

Sorunları aşmak için çalışabileceğim en sıkı şekilde çalıştım.

欠点だと指摘された部分を 克服しようとしました

Büyük bir metal kapı buldum, tırmanıp atlamaya çalıştım,

私は大きな鉄の門を 乗り越えようとしていた

Telefonda sana ulaşmaya çalıştım,ancak bu mümkün olmadı.

君になんとか電話で連絡をとろうとしたのですが、駄目でした。

Geçen yaz, ben bir çiftlikte yarım zamanlı çalıştım.

去年の夏、私は農場でアルバイトをした。