Translation of "Olmuştur" in Italian

0.004 sec.

Examples of using "Olmuştur" in a sentence and their italian translations:

önemli bir tarihi sapma olmuştur.

sono stati quindi un'importante aberrazione storica.

Tom son zamanlarda depresif olmuştur.

- Tom è stato depresso di recente.
- Tom è stato depresso recentemente.

- Petrol eski zamanlardan beri önemli olmuştur.
- Petrol eski çağlardan beri önemli olmuştur.

Il petrolio è stato importante fin dai tempi antichi.

...dünyanın en kuzeyinde yaşayan kurbağa olmuştur.

questa è la rana che vive più a nord di tutte.

Geceler her daim bize yabancı olmuştur.

La notte ci è da sempre estranea.

Bu bana çok yardımcı olmuştur. Pekâlâ.

E mi ha aiutato molto spesso.

Bahçecilik birkaç yıl için popüler olmuştur.

Il giardinaggio è popolare da qualche anno.

O, fakir olmasına rağmen, tatmin olmuştur.

Nonostante sia povera, è soddisfatta.

O bana iyi bir arkadaş olmuştur.

- È stato un bravo compagno per me.
- Lui è stato un bravo compagno per me.

Tom son zamanlarda gerçekten meşgul olmuştur.

Tom è stato molto occupato di recente.

Bu her zaman bu şekilde olmuştur.

- Questo è sempre il modo in cui è stato.
- Ciò è sempre il modo in cui è stato.

Tom iyi bir takım arkadaşı olmuştur.

Tom è stato un bravo compagno di squadra.

Fiyatlar son üç yıldır istikrarlı olmuştur.

I prezzi sono stati stabili per gli ultimi tre anni.

Tom gizlice yıllardır Mary'ye aşık olmuştur.

Tom è segretamente innamorato di Mary da anni.

Tom muhtemelen şimdiye kadar emekli olmuştur.

Probabilmente Tom adesso è già in pensione.

"Kumul köpek balığı" olarak adlandırıldığı da olmuştur.

A volte è chiamato "lo squalo delle dune".

O her zaman popüler bir oyuncu olmuştur.

È sempre stata un'attrice popolare.

Kremlin'de çalışmak benim ömür boyu süren düşüm olmuştur.

- Lavorare al Cremlino è sempre stato il mio sogno.
- Lavorare al Cremlino è il sogno della mia vita.

Japonya'da, Ōmukade adındaki dev kırkayak efsanesine ilham kaynağı olmuştur.

In Giappone, ispirò la leggenda di Ōmukade, il centopiedi gigante.

- Hepimizin inişli çıkışlı dönemleri olmuştur.
- Hepimizin iyi ve kötü günleri vardır.

Abbiamo tutti i nostri alti e bassi.