Translation of "Yaşamayacak" in German

0.002 sec.

Examples of using "Yaşamayacak" in a sentence and their german translations:

Tom uzun yaşamayacak.

Tom wird nicht lange leben.

O uzun süre yaşamayacak.

Er wird nicht lange leben.

Erkekliklerini kanıtlama baskısı altında yaşamayacak.

nicht mehr den Druck verspüren, diese Männlichkeit zu beweisen.

O çok daha uzun yaşamayacak.

Sie hat nicht mehr lange zu leben.

Tom çok daha uzun yaşamayacak.

Tom hat nicht mehr lange zu leben.

İncil'de, " İnsan yalnız ekmek ile yaşamayacak " diyor.

In der Bibel steht: "Der Mensch lebt nicht vom Brot allein."

- O, uzun ömürlü olmayacak.
- O, uzun bir hayat yaşamayacak.

- Er wird kein langes Leben leben.
- Er wird nicht lange leben.