Translation of "Yaya" in French

0.004 sec.

Examples of using "Yaya" in a sentence and their french translations:

Yaya geldim.

Je suis venu à pied.

Oraya yaya gidebilirim.

Je peux y aller à pied.

Okula yaya giderim.

Je vais à l'école en marchant.

Yaya mı gideceğiz?

On y va à pied ?

Biz yaya gezdik.

Nous avons voyagé à pied.

Tom yaya geldi.

Tom est arrivé à pied.

Ben yaya gideceğim.

- J'irai à pied.
- Je m'y rendrai à pied.

John ofisine yaya gider.

John va à son bureau à pied.

Okula yaya gider misin?

Allez-vous à l'école à pied ?

İkimiz de yaya gidebiliriz.

Nous pouvons y aller à pied tous les deux.

Oraya yaya gitmeyi imkansız buldu.

Il jugea impossible de s'y rendre à pied.

Yaya geçidinde daha dikkatli olmalısın.

Tu devrais être plus prudent au passage piéton.

En soldaki yaya bir göz atın.

Regardez la corde sur la gauche.

Işık kırmızıyken o, yolu yaya geçti.

Il a traversé la route à pied quand le feu était au rouge.

Yaya olarak ne kadar zaman alır?

Combien de temps cela prend-il à pied ?

- Biz yaya gittik.
- Biz yürüyerek gittik.

- Nous sommes allés à pied.
- Nous sommes allées à pied.

Oraya yaya olarak gitmek mümkün mü?

Est-ce possible de s'y rendre à pied ?

O, yaya ya da bisikletle gelecek.

Il viendra à pied ou à bicyclette.

Yaya gitmeyi bisikletle gitmeye tercih ederim.

Je préfère aller à pied que de rouler en vélo.

- Tom okula yaya gider.
- Tom okula yayan gider.

Tom va à l'école à pied.

Yaya olarak Viyana'ya gitmenin ne kadar süreceğini sordu.

« Combien de temps cela prend-il pour se rendre à Vienne à pied ? », s'enquit-il.

- O, okula yaya gider.
- O, okula yürüyerek gider.

Elle va à l’école à pied.

Dün bu yaya geçidinde bir yayaya kamyon çarptı.

Hier un piéton a été écrasé par un camion sur ce passage-piétons.

Şehir merkezi sadece yaya trafiğine değil tümüne kapalı olmalıdır.

Le centre-ville devrait être fermé à toute circulation non piétonne.

- O, okula yaya gider.
- Okula yayan gidiyor.
- Okula yürüyerek gider.

Il marche vers l'école.

- Ben yürüyerek gittim.
- Yaya olarak gittim.
- Tabanvayla gittim.
- Yürüyerek gittim.
- Yayan gittim.

Je suis allé à pied.

- O kırmızı trafik ışığında caddenin karşısına yürüdü.
- Caddeyi kırmızı ışıkta yaya olarak geçti.

Il a traversé la rue à pied au feu rouge.