Translation of "Buldu" in Arabic

0.006 sec.

Examples of using "Buldu" in a sentence and their arabic translations:

Bisikletimi buldu.

وجد دراجتي الضائعة.

Yani, kısmen onu buldu.

أعني، هو نوعاً ما وجدها.

Sonunda kayıp anahtarını buldu.

وأخيرًا وجدت مفاتيحها المفقودة.

Polis, Leyla'nın iPhone'unu buldu.

استرجعت الشّرطة هاتف ليلى الذّكي.

Sami, Leyla'nın yüzüğünü buldu.

وجد سامي خاتم ليلى.

Dişiyi buldu. Ama ne pahasına?

‫لقد عثر عليها.‬ ‫لكن بثمن باهظ.‬

O, masanın altındaki kutuyu buldu.

وجد العلبة تحت الطاولة.

O, bahçede bir top buldu.

- عثرت على كرة في الحديقة.
- وجدت طابة في الحديقة.

Leyla başka bir adam buldu.

وجدت ليلى رجلا آخر.

Sami arabada bir tüy buldu.

وجد سامي ريشة في السّيّارة.

41 milyon vatandaşın susmasıyla son buldu.

وانتهت بصمت 41 مليون مواطن.

2 serseri geldi ve beni buldu.

اثنان من المطلبة المتمردين اتجهوا إليّ.

Dr. Sadık, Leyla'nın kusmuğunda arsenik buldu.

وجد الدّكتور صادق الزّرنيخ في قياء ليلى.

Sami Leyla'nın çantasında uyku hapları buldu.

وجد سامي أقراص نوم في حقيبة ليلى.

Ve ardından Çin, projeyi devralmanın yolunu buldu

العراق وعندها وجدت الصين الطريق مفتوحاً امامها لتستحوذ على

O, benim için güzel bir kravat buldu.

وجدت لي رباط عنق جميل.

Onun üzüntüsü sessiz gözyaşları içinde ifadesini buldu.

عَبّرتْ عن حزنها بالدموع الصامتة.

Fadıl para kazanmanın başka bir yolunu buldu.

وجد فاضل طريقة أخرى لكسب المال.

Şimdi ise Kitbuqa kendini tehlikeli bir pozisyonda buldu.

وجد كاتبوغا نفسه الآن في وضع خطير

Bir inek buldu mu hemen yapışır kanını emer

عندما تجدها بقرة ، تلتصق على الفور بامتصاص دمك

Suchet paniği başlatan davulcuyu buldu ve onu tüm

وجد سوشيت عازف الدرامز الذي أثار الذعر ، وأطلق النار عليه أمام

Polis, Sami'nin parmak izlerini kapı tokmağının üzerinde buldu.

عثرت الشّرطة على بصمات أصابع سامي على مقبض الباب.

Sami biraz fazla para kazanmanın bir yolunu buldu.

وجد سامي طريقة ليربح المزيد من المال.

Yani aslına bakarsanız bu Zoom u insanlar buldu devletten ziyade

في الواقع ، وجد الناس هذا التكبير بدلاً من الدولة

Böylece pramitler hayatımızdaki gizemli olaylar arasında kendine en önemli yeri buldu

لذلك وجد البراميسون المكان الأكثر أهمية بين الأحداث الغامضة في حياتنا

Psikoloji son 50 yılda 50'nin üzerinde bilişsel ön yargı olduğunu buldu

وجد علم النفس أكثر من 50 تحيزًا معرفيًا خلال الخمسين عامًا الماضية،

- Fadıl, İslam'da din ve ileri bilimin el ele verebileceğini buldu.
- Fazıl İslam'da din ve modern bilimin birbiriyle uyumlu olabileceğini fark etti.

اكتشف فاضل أنّه في الإسلام لا يوجد مشكل بين الدّين و العلوم المتقدّمة.