Translation of "Karıştırmış" in French

Beni biriyle karıştırmış olmalısınız.

Vous m'avez sûrement confondu avec quelqu'un d'autre.

- Beni ağabeyimle karıştırmış görünüyorsun.
- Beni ağabeyimle karıştırdınız herhalde.

Vous semblez m'avoir confondu avec mon grand frère.

Bir yabancı omzuma arkadan dokundu. Beni başka birisiyle karıştırmış olmalı.

Un étranger m'a tapé sur l'épaule par derrière. Il a dû me prendre pour quelqu'un d'autre.

Benzer simaları olduğu için polisin iki kişiyi birbiriyle karıştırmış olması muhtemel.

Il est probable que la police ait confondu les deux individus comme ils avaient tous les deux des traits du visage similaires.