Translation of "Diğerine" in French

Diğerine ne oldu?

Qu'est-il arrivé à l'autre ?

Bir diğerine ihtiyacım var.

- Il m'en faut un autre.
- Il m'en faut une autre.

Bir konudan diğerine atladı.

Il est passé du coq à l'âne.

Her ev diğerine yakındır.

Chaque maison est proche de l'autre.

Her ev diğerine bağırma mesafesindedir.

Chaque maison est à distance de voix de l'autre.

Bir kelime, diğerine yol açtı.

Un mot en a entraîné un autre.

Onlar bir ofisten diğerine transfer edildi.

Ils étaient renvoyés d'un bureau à l'autre.

Bir şey bir diğerine yol açtı.

Une chose entraîna l'autre.

O konuşurken çoğunlukla bir konudan diğerine atlar.

Il saute souvent d'un sujet à l'autre quand il parle.

Kitaplar bir akıldan diğerine polen taşıyan arılardır.

Les livres sont des abeilles qui portent le pollen d'un esprit à l'autre.

- Her diğerine yardım etmeliyiz.
- Biz birbirimize yardım etmeliyiz.
- Birbirimize yardım etmeliyiz.

Nous devons nous entraider.