Translation of "Bakıyordu" in French

Ona bakıyordu.

Il la fixait.

Sana bakıyordu.

- Elle était en train de te regarder.
- Elle était en train de vous regarder.

- Tom sana bakıyordu.
- Tom size bakıyordu.

Tom te regardait.

Sanki bana bakıyordu ama aslında yere bakıyordu.

Il me regardait sans me voir ou fixait le sol.

O, gökyüzüne bakıyordu.

- Il était en train de regarder le ciel.
- Il regardait le ciel.

O ona bakıyordu.

Elle le fixait.

Herkes bana bakıyordu.

Tout le monde me fixait.

Herkes sana bakıyordu.

Tout le monde était en train de te regarder.

Aynada kendine bakıyordu.

Il se regarda dans le miroir.

O sana bakıyordu.

- Il était en train de te regarder.
- Il était en train de vous regarder.

O, ona bakıyordu.

Elle était en train de le regarder.

Tom, Mary'ye bakıyordu.

Tom regardait Marie.

Korkulu gözlerle ona bakıyordu.

Elle le fixa, les yeux apeurés.

O, bir mikroskop ile bakıyordu.

Il regardait au microscope.

Tom Mary'nin bir resmine bakıyordu.

Tom regardait une image de Marie.

Bu olduğunda Tom'a kim bakıyordu?

Qui surveillait Tom quand c'est arrivé ?

Sana agresif bir biçimde bakıyordu.

Il te regardait d'une manière agressive.

Tom arazinin bir haritasına bakıyordu.

Tom regardait une carte de la région.

Sürekli sana bakıyordu. Fark etmedin mi?

Il te regardait sans cesse. N'as-tu pas remarqué ?

O bir ev satın alma olasılığına bakıyordu.

Il envisageait la possibilité d'acheter une maison.

- O, ona nefretle baktı.
- O ona nefretle bakıyordu.

Elle l'a regardé avec haine.

Bana "Böyle bir şeyin var olduğunu biliyor muydun?" dercesine bakıyordu.

me regardant comme pour me dire « Non mais tu connaissais ce truc ? »

Arkamı döndüğümde bir çift güzel yeşil göz aşağıdan bana bakıyordu

et me retournant, juste en dessous de moi, j'ai vu ces deux yeux verts magnifiques.

- Maçta bütün aile kaşlarını çattı.
- Ailenin tamamı evliliğe karşıydı.
- Bu ilişkiye tüm aile soğuk bakıyordu.

- Toute la famille a désapprouvé le mariage.
- La famille entière désapprouva le mariage.